;Kırık bir kızı etkilemek zor değildir bayım. Kırık bir kıza umut verirseniz ona her istediğinizi yaptırabilirsiniz sonunda paramparça olacağını bile bile koşa koşa peşinizden gelecektir.
İki yabancı olmayalım diye çok çabaladım, şimdi iki yabancı olmuş halimize bakıp duruyorum, yazık oldu. Yolda görünce gözümün parladığını değil göz göze gelince kafamı çevirdiğim kişi oluyorsun artık bu bize yakışmadı, sana hiç yakışmadı
Çok isterdim o gözlerine dalıp gitmeyi
Sende çok istedin bunu ama karşı karşıya gelince kafamızı çevirdiğimiz kişiler olduk artık,
Ölüm değilse bizi ayıran yazıklar olsun ikimize de.
Hiçbir zaman ihtiyacın var gibi davranmadın, o sokak lambalarını güzelleştirmek istedim ve sen de izin verdin. Ama dinle, ben sana öyle güvendim ki bütün sokak lambalarını söndürsen bile, bir nedeni vardır diyebilirdim.
Ve sen benim elimden neyi aldın biliyor musun? Güveni.
Sana olan güvenimi.'
Yirmi iki yaşından sonra sokak nöbetçileriyle tanışan Helin, hem Aile diyebileceği insanların arasına ajan olarak girip onları yıkmak isteyecek kadar korkusuzdu hem de onların canına zara gelecek diye korku doluydu. Onlara karşı kendini savunup çenesini kaldıracak kadar hırçın, aynadaki aksiyle karşılaştığında onların yüzüne bakamayacak kadar cekimserdi
Birisini avuçlarımda sımsıkı nasıl tutabilirim..
gitmemesi için nasıl sarabilirim onu, hapsedebilir miyim zihnime? Hapishanesi olabilir miyim özgür bir ruhun?
Hayır mış cevap hep. Tutulmazmış okyanus çıplak elle..her geçen gün daha iyi öğreniyordum sayesinde."