glaswry
could my life be any more unbearable
glaswry
ölüm çok büyük bir mesele gibi geliyor insanlara fakat benim gibi biriyseniz ölmek çözüm değilse bile acının sonu demek. bu da çok fazla anlam taşıyor ama anlamak istemediğiniz sürece bunu anlamanın bir yolu yok. güçlü kalmak ise bir seçenek değil, bir zorunluluk. ölmekten korkup artistlik tasladığım ya da ilgi orospusu olduğum da düşünülebilir fakat hâlâ ne kadar hayal kırıklığına uğratılıp, üzülsem de ağlasam da canımdan çok sevdiğim, gücünü benden alan bir ablam var ve ölürsem ne hâle gelebileceğini düşünmek, onun yalnız kalacağını düşünmek kalbimi sızlatıyor. kendimi siklemiyorum ama ona bunu yapamam
•
Ответить
glaswry
işin dini kısmına girersek ne allah'a ne dine ne cennete ne de cehenneme inanmıyorum. insanların öldükten sonra "bizi gökyüzünden izlediğine" de inanmıyorum. melekler yok şeytanlar yok kader kısmet yok. karma dahi yok. insanlar kendilerini bir şeylere inanmak zorunda hissediyor çünkü inanmadığınızda kafayı yiyorsunuz, hayat anlamsız geliyor ki anlamsız da zaten. doğduğunuz andan öldüğünüz ana kadar yaptıklarınız ve yaşadıklarınızın, kazandıklarınız ve kaybettiklerinizin hiçbir anlamı yok. herkesin en sonunda gittiği yer o toprak ve tek yaptığı da çürümek, adınızı insanların maksimum anacağı sene sayısı 70-80 o da elbette sizden küçük kardeşiniz, çocuğunuz falan varsa. sonrasında dünyada tamamen bir hiçsin. ister aklında ölüm olsun ister olmasın bu dünyada geçirdiğiniz zaman sadece ölene kadar yaptıklarınızdan ibaret. şanslı biri de değilseniz, kötü bir coğrafyaya doğduysanız, ananız babanız da öyle pek zengin değilse de çoktan yarı ölüsünüz. çünkü hayatınızın yarısı kadar çabalayacak ve ne kadar çabalarsanız çabalayın, aynı rahatlık/ferahlık (artık ne demek isterseniz, belki bolluk) seviyesine ulaşamayacağınız insanları izleyip hayal kurmakla kalacaksınız.
•
Ответить