sírona

Biliyorum sana giden yollar kapalı
          Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni
          
          Ne kadar yakından ve arada uçurum;
          İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
          
          Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
          Yalnız seni, yalnız senin gözlerini
          
          Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
          Ben artık adam olmam bu derde düşeli
          
          Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
          Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki
          
          Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
          Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği
          
          Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
          Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki
          
          Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
          Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini
          
          Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
          Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri
          
          Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
          Bu böyle pek de kolay değil gerçi...
          
          Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
          Bunun verdiği mutluluk da az değil ki
          
          Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
          Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
          
          İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
          Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:
          
          Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
          Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.

senin adın kulaklarıma iliştiğinde omuzlarım çöker.
          gündüz gece olur, yelkovan akrep’i kovalar durur.
          aklıma gelir beni yarım bırakışların, sebepsiz vedaların.
          bir hayaldin benim için ve ben hâlâ seni o hayallerimde yaşatıyorum.

“ah monsieur eğer onu her yerde karış karış aradığımı istanbul’un kirli sokakları dile getirebilseydi, irisleri benim irislerimle buluşur muydu?”

beklerdi yüreğim, 
          senden gelen en ufak sevgiyi kucaklamak için.
          en sevdiğim renk nedir bilmezsin
          belki de bu yüzdendir sana olan kırgınlığım.

uyku uyuyamıyorum,
          ben hâlâ sesini arıyorum.

güzel akşamlar

Güzel geceler. 

Il n’y a qu’un bonheur dans la vie, c’est d’aimer et d’être aimé

bir yıldız daha kaydı gökyüzünde. sanki ruhumdan bir parça daha eksildi o an. kalbim ismini sayıkladı. buruk bir tebessüm bıraktım geçirdiğimiz güzel günlere. özlemiştim seni. en çok da gülüşünü...

tam seni unutuyorum derken, sesini duymak hiç iyi olmadı.