gone_away7

"Jisung asıl sen kendi aşkının beni ne hale getirdiğine bak. Sana aşık olduğum günden sonra denge diye bir şey kalmadı bende. Tüm düzenimi aldın götürdün. Karnımda birden kelebekler uçuşmaya başladı, kalbim deli gibi kan pompaladı ve kulaklarım senin sesinden başka tüm seslere yabancı oldu. Avuç içlerimi ve yüzümü seninle konuşurken kesinlikle hissetmiyorum. Sanırım sıcak gülümsemen en çok yüzüme ve avuç içlerime vuruyor. Kısacası kahven zift gibi sana acilen sütlü kahve içmeyi öğretmem lazım"

gone_away7

"Jisung asıl sen kendi aşkının beni ne hale getirdiğine bak. Sana aşık olduğum günden sonra denge diye bir şey kalmadı bende. Tüm düzenimi aldın götürdün. Karnımda birden kelebekler uçuşmaya başladı, kalbim deli gibi kan pompaladı ve kulaklarım senin sesinden başka tüm seslere yabancı oldu. Avuç içlerimi ve yüzümü seninle konuşurken kesinlikle hissetmiyorum. Sanırım sıcak gülümsemen en çok yüzüme ve avuç içlerime vuruyor. Kısacası kahven zift gibi sana acilen sütlü kahve içmeyi öğretmem lazım"

gone_away7

Ama eğer ortada sinirlenince gözü kör olan bir kız çocuğu varsa bu annesinin suçudur. Annem hiçbir zaman sakin ol diyince sakinleşen bir insan olmadı. Aksine bağırdıkça bağırdı, kırdıkça kırdı. Ve günün sonunda yine gelip bana dediler ki o da böyle, biraz alttan almalısın 
          
          Ve sonuç ortada. Kimseye sesini çıkaramayan her şeyi içine attığı için en ufak bir olayda büyük bir öfke patlaması yaşayan bir kız çocuğu 

gone_away7

Ben kendimi kontrol etmeye çalıştıkça bir şeyler iyice rayından çıkıyor ve olan sadece bana oluyor en sevdiğim renk mor ama kendi vücudumda değil. İleride bunun daha büyük boyutlara taşınmasından çok korkuyorum 

gone_away7

Küçükken mesela bir şeye sinirlenince oturur ağlardım. Hiç öyle saçımı başımı yolduğumu, etrafa eşyaları fırlattığımı bilmem 
          Fakat lisenin ilk yılları bu biraz daha farklılaştı. Sinirlenip ağladığım zaman elimi yüzümü yikar etrafı toplamaya başlardım tabi bunu yaparken eşyaları sert sert yerine koyardım 
          Bugün ise sinirlendiğimde gidip ağladım üstüne defalarca kez vurdum üstüne eşyaları bir yerlere atmaya başladım 

gone_away7

Mesela bir insanın elini tutmak değil de koluna girmek ona koşulsuz güvendiğiniz anlamına gelir. Böyle söyleyince çok değişik olduğunun farkındayım o zaman bunu bir örnekle size açıklayacağım 
          Bir çift düşünün el ele tutuşmak yerine kol kola girmeyi tercih ediyorlar. Yolda yürürken birinin ayağı takılsa diğeri de sendeler ama el ele tutuşsalardı diğer hemen onu düşmekten kurtarır ve güzelce yollarına devam ederlerdi. Kol kola girmek yalnız değilsin demektir 
          Kol kola girmek yanındakinin başına ne gelirse koşulsuz senin de onun başına gelenleri onunla birlikte yaşayabileceğinin göstergesidir. Kol kola girmek güzeldir 
          Sizden ricam bu hayatta kolunuza giren birisiyle birlikte olun 
          Ama dikkat edin ki bu kişi o kolu asla bırakmayacak, gün geldiğinde elinizi tutmayacak birisi olsun