gyparker

Yılın onuncu ayının son günü , cadılar baytamı. Herkes için normal bir gündü . Küçük çocuklar geceleri  kostümleriyle dolaşır , zillere basar , " Şeker mi şaka mı?" diye sorup şeker toplarlardı . Yetişkinler ise evlerini süsler , kapılarına kadar gelen çocuklara şeker verirlerdi . Balkabağının içini oyup korkunç şekiller verirlerdi . 
          	Bu ,onlar için pek bir anlam ifade etmese de Osburg için oldukça büyük anlamlar taşıyordu . Cadılar bayramı Osburg'te hep farklıydı . Yüzyıllardır değişmiyordu . Ve asırlar geçse dahi bitmeyecekti . Osburg'te o gün , bir günlüğüne de olsa yasalar kalkar , silahlar , yumruklar geçerli olurdu . Balkabağı oyulur, içine bir mum konulurdu . Bu mum kimilerine göre yalancıların mumunu , kimilerine göre ise zamanı temsil ederdi . Mum geceyarısında söndürülür , o kanunsuz gün sona ererdi. Ve işlenen suçlar da çoğu zaman olduğu gibi cezasız kalırdı . 
          	
          	Saklambaç 18 , Cadılar Bayramı

gyparker

Yılın onuncu ayının son günü , cadılar baytamı. Herkes için normal bir gündü . Küçük çocuklar geceleri  kostümleriyle dolaşır , zillere basar , " Şeker mi şaka mı?" diye sorup şeker toplarlardı . Yetişkinler ise evlerini süsler , kapılarına kadar gelen çocuklara şeker verirlerdi . Balkabağının içini oyup korkunç şekiller verirlerdi . 
          Bu ,onlar için pek bir anlam ifade etmese de Osburg için oldukça büyük anlamlar taşıyordu . Cadılar bayramı Osburg'te hep farklıydı . Yüzyıllardır değişmiyordu . Ve asırlar geçse dahi bitmeyecekti . Osburg'te o gün , bir günlüğüne de olsa yasalar kalkar , silahlar , yumruklar geçerli olurdu . Balkabağı oyulur, içine bir mum konulurdu . Bu mum kimilerine göre yalancıların mumunu , kimilerine göre ise zamanı temsil ederdi . Mum geceyarısında söndürülür , o kanunsuz gün sona ererdi. Ve işlenen suçlar da çoğu zaman olduğu gibi cezasız kalırdı . 
          
          Saklambaç 18 , Cadılar Bayramı

gyparker

“Aylardan  Eylül , gece yarısını gösteriyor saatler. Zifiri karanlık etraf . Gözlerin gibi tıpkı . Baktıkça kayboluyorum içerisinde. Göremiyorum hiçbir şeyi . Karanlık var sadece . Ebedi karanlık . Kaçmaya çalışıyorum ondan . Uzaklaşmaya çalışıyorum .  Nafile ,peşimi bırakmıyor. Belki… Belki bir nebze de ben ona sığınıyorum .  Yaşamın zorluklarından kaçmak için ona sığınıyorum . 
          Sabah oluyor  . Aydınlanıyor her yer. Artık o eşsiz karanlıktan eser yok . Maskelerini takıyor herkes . Gizliyor kimliklerini . Oldukları şeyden kaçıyorlar. 
          Ve tekrar akşam oluyor .  Tekrar her yer zifiri karanlığın esri oluyor . Maskelerini çıkartıyor insanlar. Artık kimse yok etraflarında . Kendilerine bürünebilirler. Mumlar… Mumlarını ellerine alıyorlar. Yavaşça üflüyorlar ardından . Görmemesi gerek onları bu haliyle kimselerin. 
          Eğer görürse onları birileri , bozulur oyun . Bozulur büyük maske oyunu . Herkesin oynadığı dünyadaki… Politikacılar, komedyenler, halk… Herkes bu oyunun içinde. Ve eğer , yakalanırsa biri . 
           Oyun bozulur . Ve bozulursa oyun ,maskeler düşer . Herkes uzaklaşır birbirinden . Sıkılırlar bir gün yalnızlıktan . Yaşamlarına bir son vermeye karar verir herkes. 
          Hiçbir insan kalmaz dünyada . Bu , insanlığın sonunu getir.  Oyun basit aslında sadece iki kural var. 
          1 .  Maskeni düşürmelerine izin verme. 
          2. Birinci kuralı uygula . 
          Eğer uymazsa insanlar bu kurallara , mahkumdurlar sonlarına . Tıpkı bizim sonumuz gibi , acıyla. “ 
          
          Saklambaç  15 ,

gyparker

Bir türlü aklından çıkaramıyordu onu Vanessa. Birtakım yeşil göz, kalçalara uzanan kırmızı saçlar.   Adı Helena idi. Her ne kadar, onu unutmaya çalışsa da , bir türlü aklından çıkaramıyordu onu. “Acaba aşk bu mu?” diye geçirdi içinden . 
          
          al aşkom alıntı da paylaşmışke gelecek hafta da bölümü okursunuz

gyparker

Hayat nasıl aşkolar? 

gyparker

@kitapKurduEmirovski keşke aşqom, keşke... 
Reply

kitapKurduEmirovski

Vallahi Ne olsun be admin aq koronası bitsin artık bi insanın hayali rahat bir şekilde markete gitmek olmamalı yani dkkslsksls 
Reply