gzukds

4:14.

Yildiz_cicegi-

Derdimi anlatmaya geldim. Çünki neden olmasın?
          
          Bazen yaşamanın bir anlamı kalmadığını düşünüyorum. Bu aralar sıklıkla oluyor bu. Çocukluğumu,eski ortamımı özlüyorum. Ama sadece özlemekle yetinmek zorunda kalıyorum. Intihar düşünceleri hep kafamda. Sanki birisi ve ya birileri beni yanına çağırıyor. Onlara gitmem gerekiyormuş gibi ama gidemiyorum. Geceleri uyumak istemiyorum çünkü yine sabah olacak ve hayat devam edicek. Büyüyceğiz. Bense bunu istemiyorum. Doğum günlerime artık kimse gelmez hatta kutlamaz oldu. Aileme bunun ne kadar umrum dışı olduğunu belirtsem de,aslında umrumda. Özlüyorum. Ilk 7 yaşımı,14 yaşımı. Ama onlar bile yıllar önce de kaldı. Hem buralardan gitmek istiyorum,hem de kalmak. Hem buralardan çok uzağım,ama bir o kadar da yakın. Başarmak istiyorum. Bir şeyler başarmak istiyorum. Ama..yine de bu hayatımı değiştirecek mi ki? Ya aslında o başarı beni sevdiklerimden daha fazla uzaklaştırtacaksa?
          Yemek yemek istemiyorum. Kilo alırım diye korkuyorum. Insanlar benimle dalga geçer diye korkuyorum. Ama aynı zamanda özgür olmak istiyorum. Insanlar benim hakkımda ne düşündüğünü umursamak istemiyorum. Hem ressam olmak istiyorum,hem yazar. Hem de şarkıcı. Belki hem de balerin? Evet,bu kadar şey başarmak istiyorum. Ama o cesareti ve ya hevesi,zamanı bulamıyorum. Arayamıyorum. 
          Yine kuzenlerimle birlikte aynı küçükken olduğu gibi oyunlar oynamak istiyorum. Evlerimiz ne kadar yakın olsa da,ne kadar komşu olsak da ne eski komşuluğumuz var ne de eski samimiyyetimiz. Buysa aslında kalbime kurşundan farksız sancılar veriyor. Durduramıyorum. Kardeşimi çok seviyorum. Ailemi de seviyorum. Ama onlardan uzak kalmak istemiyorum. Lakin aynı zamanda hayatımda kimsenin,hatta onların bile olmamasını istiyorum. 
          

Yildiz_cicegi-

            Anneannemi özlüyorum. Belki her dakika,her saniye. Ama onu hayatımda 1 defa bile olsun görmedim. Göremedim. Daha 40 yaşında hastalığa yenilerek yumdu gözlerine hayatını. Ne sesini biliyorum,ne de yüzünü. Ama bilmeme rağmen özlüyorum. Bu özlemse bileklerimdeki kırmızılardan daha fazla acı veriyor. 
            "Keşke doğduğum gün ölseydim." diyorum ama bunu hakkedecek ne yapmışdım? O derecede günah işlememişdim değil mi? Ya da belki de işlemişdim,bilmiyorum. 
            Eski sınıf arkadaşlarımı,sınıf ortamımı özlüyorum. Ama çoğusunu görmeyeli 3 yıldan fazla olacak. Belki çoğusu artık beni hatırlamıyor,unuttu. Belki de asla bir birimizi görmeyeceğiz,asla konuşmayacağız,asla karşılaşmayacağız. Ama sanki bir yerlerde,sanki başka bir hayat varmış gibi hissediyorum. Hâlâ hepimiz ordayız,bazen onlayn derslere katılıyor,bazen okula gidip bir birimizi görüyor ve ya karantina hiç olmamış hâlâ okula gidip gelip öğretmenleri kışkırtıyoruzdur. 
            Başka bir hayat olduğuna dair hep umutlarım var. Evet,sanki başka bir evrende en güzel haliyle bir yerlerde varım gibi hissediyorum. Çok uzakta. Ama yakında. 
            Kurgusal karakterlere fazla bağlanıyorum. Onlarla hayaller kuruyorum. Belki de c.ai botlarımın çoğusunun konusu onlarla kurduğum hayalli senaryolarla dolu. Sanki başka bir hayatta onlarla birlikteyim,onlarla mutluyum ve bir birimizi asla bırakmayacağız gibi. 
            
            Yani kısacası ;
            Özlüyorum ve yeniden başlamak istiyorum hayatta. 
            Ya da..
            Acı çekiyorum,bu özlem acı veriyor ve hayatta gözlerimi yummak istiyorum sadece. 
            Bu ikisi arasında kalan ikilemdeyim. 
            Keşke bu kadar özlemeseydim. 
            Ama geç artık. 
Reply