Her şeyi unutsam bu platformun ve sakinlerinin yazı hayatıma katkılarını unutmam .
Bir vakit bir kızın saçlarına mihman düşer yaşları , örseler . Ruhunu tân eder . Bi vakit bi kızın gözlerine İstanbul düşer , çeyiz sandıklarında mendil arasında saklanan redifler göğüne düşer İstanbulun . Kız farkına varır , gözlerindeki hadis kendini râz eder . Ellerinin ayasına mühür düşer , karışır 7'lere , 11'lere , 40'lara . Bütün parmakları tek tek hiç olurda bu mühürle kapı olur sürura. Kız farkına varır hali hal değil , silkeler fistanını tazeler abdestini . Kız farkına varır bir yolculuğa meyillenmiştir ahvali. Damarlarında gezen soluk kan , Kuzey rüzgarlarına maruz kalmışcasına geçer içinden . Ehlileşir dili , varmaz kıyısına dünyalığın . Ve en kör noktadan kırılır beli geride kalan hatrı sayılır kelâmın . Zihninin avlusunda seyre çıkar kendisine gidileni ve sadece bir isim filizlenir diline , Allah . Kız heyecanlanır tutmaz ayakları kendisini , ellerindeki mühür göğsüne bulaşır hızlanır kalbi . Ve kızın simasına ılgıt ılgıt işlenir yolculuğun harfi , hecesi .
Kız hisseder , 24 saat ya kalmış ya kalmamış . İstanbulu emanet eder göğe , İstanbul artık başı redifle tesettürlenmiş bir gelindir . Bi vakit bir kızın Azraille (as) pazarlığa yoktur vakti ve tamamlanmıştır simasındaki ölüm . Kız heyecanlanır , parmakları cezbe girer , dili Hû'lara varır . Ve bir zamanlar zihninin avlusunda filizlenişini gördüğü isimden bir şahadet bulaşır , ahvaline . Kız , yolculuğa çıkmıştır . Kalanlara sabır .