Süveyda 7. Bölüm Alıntı…
Eski, eski, eski... Bir kelimeyi tekrar edince ne kadar anlamsızlaşıyor şimdi farkettim. Eski diyince bitmiş gitmiş oluyormuydu gerçekten, geçmiş silinebilirmi ki hafızamızdan. Hemde sevdiysen saçlarını, dokunduysan ellerine, öptüysen dudaklarından... unuturmuydu insan bunları.
"Anladım." dedim sadece kapıya doğru yöneldim.
"Süveyda bu kadar mı?" dedi arkamdan. Ne diyecektim ne dememi bekliyordu ya da bunu bana neden söyleme gereği duymuştu. Seviyormuydu o kızı yani düşman onun babasıydı ve biz vazgeçiyoruz mu diyordu bana, ne diyordu. Geri dönüp aramızda belli bir uzaklık bırakarak konuştum.
"Ne dememi istiyorsun? Tamam senin sevdiğin kız girdi araya vazgeç sadece koru işini yap yapamazsanda ölürüm ne yapalım! Ya da şimdi babamı arayıp bu ekibi değiştir demem daha doğru heralde." dedim gözlerime gelmeye çalışan yaşları ne kadar daha engelleyebilirim bilmiyorum ama içimde fırtına kopuyordu.
"Telefonum aşağıda şimdi hallediyorum ben." Arkamı dönüp gidecekken kolumdan tutup kendine çekti beni. Bir anda bedenlerimiz çarpışında kokusu doldu ciğerlerime, benim mavi denizimde boğulmuyordu ama ben onun karalarına çarpıyordum durmadan ve canım yanıyordu.