bir gün biter aşklar ve aşkla geçen zamanlar. O gittikten sonra kalakalırsın, nefesinin tükendiğini hissedersin ve bir bakmışsın ki yavaş yavaş ölüyorsun. Uğruna adadığın zamanlar bir bir çöpe uğurlanıyor. Sen ise elinde kalan koca bir hiçle ölümü seyrediyorsun. Kalbin buruk, hikayen yarım kaldı, "bu kadar mıydı?" diye soruyorsun kendi kendine. Sonrasında yaşadıkların ve güzel anıların geliyor gözünün önüne bir film şeridi gibi, ölmek üzere olduğunu anlıyorsun ve korkuyorsun. Ama ölmekten değil onu son bir kere de olsa görememekten. Ölmek üzereyken son bir dilek hakkın olsa onun gözüne son kez bakmak isteyeceğini biliyorsun ama hayat sana ne bir dilek ne de zaman verir. Bir veda mektubuyla göçer gidersin dünyadan. Söz uçar ama yazı kalır, sevdiğine son sözünle değil son satırlarında veda ediyorsun. Tükendin, yıldın, yaralandın ve sonucunda da öldün ama öyle bir ölüm değil bu bedenen yaşıyorsun ama ruhen başka alemlerdesin.