Gözlerin... dedi sevdiği kadına. Gözlerim? dedi kadın anlamayarak. " Bu kadar üzgün olduğunu öylesine belli ediyorlar ki.." gülümsemesi yavaş yavaş soldu kadının. Adam gülümsedi. "Ben senin bu haline aşığım, benim yanımda var olduğun sürece üzülmeyeceksin." Kadın gözlerini kıstı. "Lakin üzülmemin sebebi sen değilsin sevgilim" adam dikkatli gözlerle kadını süzdü. "Nedir?" Kadın dolan gözlerle başka yöne baktı. " İçimi yakan bana olan güzel aşkındır, öyle bir aşk ki ne söylesem karşılık bulamayacağım.." adam dalda bebeğine uçmayı öğreten anne kuşu gösterdi. " Bak ne zaman ki evladına bir şey olacak olsa anne canını vermeye hazırdır, ben de her zaman senin yolunda canımı vermeye razıyım." Kadın hüzünle sevdiği adamın gözlerine baktı. " ne gün ki sen benim yolumda canını verdin ben de senin yanında cennette bir melek olmaya razıyım sevgilim..." Kalktılar. Adam sevdiği kadının elini tuttu. Aylar geçti. Kadının kafasında bir silah arkasında bi adam " ya sen ya yârin?" Adam gülümsedi. Sözünü tuttu ve " ben" deyiverdi. Tek kurşun, kanlar içinde bi adam. Kadın onu yaşatması için yalvardığı adama döndü " beni de öldür". Katil onu da anlından vurdu. Yere serilen kadının eli sevdiği adamın elinin üstüne geldi. Aşıklar gömüldü yan yana... haftalar sonra iki mezarın arasında kırmızı bir gül açtı..."
- Nisanur İPEK