Zihin asla mutluluğu bulamaz. Mutluluk, heyecan gibi peşinden koşulup bulunabilecek bir şey değildir. Heyecan sürekli yenilenir, çünkü hep kaybolur; ama mutluluk bulunamaz. Anımsanan mutluluk yalnızca bir heyecandır, şimdiden yana yada ona karşı bir tepkidir. Sona eren mutluluk değildir; mutluluk deneyimi sona erer ve bu bir heyecandır, çünkü anımsama geçmiş demektir ve geçmiş heyecandır. Mutluluk, heyecan değildir.Mutlu olduğunuzu anımsıyorsunuz; geçmiş mutluluğun ne olduğunu anlatabilir mi! Anımsayabilir ama anlatamaz. Tanımak mutluluk değildir; mutlu olmanın ne demek olduğunu bilmek mutluluk değildir. Tanımak, belleğin bir yanıtıdır; bellek ve deneyimler bileşiği olan zihin, hiç mutlu olabilir mi! Tanımanın kendisi deneyimi engeller.Mutlu olduğunuzun farkında iseniz mutluluk varmıdır! Mutluluk olduğu zaman farkındamısınız! Bilinç çatışmayı, daha fazlasını anımsamanın çatısmasını birlikte getirir. Daha fazlasını anımsama, mutluluk değildir. Çatışmanın olduğu yerde mutluluk yoktur. Çatışma, zihnin olduğu yerdedir. Tüm seviyelerdeki düşünce, belleğin yanıtıdır; dolayısıyla düşünce sürekli çatışma üretir. Düşünce algıdır ve algı mutluluk değildir. Algılar sürekli tatmin edilmenin peşindedir. Amaç, heyecandır, ama mutluluk bir amaç değildir, arayıp bulunamaz.