rüzgâr adını fısıldıyor, senmişsin gibi dönüp bakıyorum. bu şehirde sen yokken rüzgâr hep arkadan vuruyor. sevmek sende kalmış, ben vuruldukça batıyorum.
birileri tarafından farkedilmek isterken herkes tarafından bir bir terkedilmişsin. senin evinde artık hiç sabah olmuyormuş ve hep soğukmuş. senin evinin içi cayır cayır yanarken bile, dışarıya buz gözüküyormuş.
uzaklaşmaya ihtiyacım var. ama kaçmak değil bu, sadece artık savaşabilecek kadar sağlıklı bir ruha sahip değilim. isterseniz pes etmek deyin. çabalamış, çabalamış, çabalamış; olmamış. sonra da gitmiş.
Âdem'den beridir yaşıyormuş gibi bir yorgunluk var üstümde. Bulunduğum bu çağ ruhumu yaşlandırdı. Güzel duygular hissetmeyeli asırlar olmuş gibi. Sanki o gün savaş meydanında akhilleusla beraber beni de topuğumdan vurmuşlar da bedenim ölmeyi unutmuş gibi. Haklılarmış ölü bir ruh bedeni çürütürmüş.Bir yanım yorgun sanki yüz yıllık bir kadın, bir yanım deli dolu küçük bir kız çocuğu. Birine sus diyorum diğerine dur. Ne yorgun kadın susuyor, ne yaramaz kız çocuğu duruyor. Hayat kimsenin ne istediğini sormuyor sadece akıp gidiyor.
Ignore User
Both you and this user will be prevented from:
Messaging each other
Commenting on each other's stories
Dedicating stories to each other
Following and tagging each other
Note: You will still be able to view each other's stories.