"bırakın küçük enişteyi!"
"- isminiz ne?
- şaban.
- ay ne değişik isim
- yoo doğduğumdan beri aynı, hiç değiştirmedim"
"ne mayosu. mayom neyim yok benim."
"cik cik cik...ben sevda kuşuyam."
"-salak lafını katiyen kabul etmiyorum, bütün kabahat eşeğin."
"-zaten hıyara benziyordun, yoğurdu yedin cacık oldun"
lütfü: paşa dediğin sert bakışlı, dik, mağrur, yiğit, atılgandır. gözleri ateş saçar.
şaban: lütfü bey, ben hepsini yapıyorum da gözlerimden ateş çıkartamıyorum o nasıl oluyor acaba..
"- fes başıma fes başıma püskülü ben olayım..
- ahhh duvar başıma, başım duvara!... "
"-aranizda hala el bombasi atmayi bilmeyen hayvanlar var..
- benden bahsediyo.."
"- bak kocacığım televizyon aldık yeni. tamı tamına 3999 lira.
- 3999 lira bu şimdi öyle mi?
- hıı evet
- 4000 lira olsa nasıl alırdık."
"aşk kalbimi yakan bir volkan gibidir
en sevdiğim tatlı kazandibidir.
leyla sev beni sokma müşküle
seninle kaşık atalım iki tabak keşküle."
"niyazi:ben biraz hava alıp geleyim.
-karısı: al bakalım zaten başka bişi aldığın yok, akşama aldığın havayı getirde bir güzel tavasını yapayım!
-niyazi:yarım kilomu olsun bir kilomu?"
"şimdi ben buraya neden çıktım? niçin çıktım? nasıl çıktım? bunu izaha gerek yok gördünüz, yürüdüm çıktım! ama, çıkmamış da olabilirim. çıkmışsam çıkmışımdır, çıkmamışsam çıkmamışımdır. görünen köy... uzakta değildir buraya çıktıksa sonradan çıkmadık mı dedik? bunlar bi takım uydurma laflardır...
sahi ya ben buraya neden çıktım? kim çıkardı ulan beni buraya?!"
- cennet~♡`
- JoinedJanuary 7, 2021
Sign up to join the largest storytelling community
or