Bir buluttan denize bir damla su damladı. Denizin
büyüklüğünü, uçsuz bucaksızlığını gören damla çok
utandı ve şöyle dedi: Denizin bulunduğu yerde ben
kim oluyorum? Doğrusuna bakılacak olursa o varken
ben yokum. Su damlası kendisini hakir gördüğünden
sedef onu bağrına basıp naz ile besledi; felek de
onu öyle yükseltti ki, padişahların taçlarına layık bir inci oldu. Gurura kapıl demem amma özünü,
kendini küçük görerek ümitsizliğe de hiç kapılma.
Đnsanın kendini eksiğiyle ve yeteneğiyle tanıması
gerekir. Hiç kimse kusursuz olamaz. Onun için kimi
kusurlarına bakıp da kendine haksızlık etmeyesin.