knowyy

seni seviyorum.
          	dilde basit söylenen ama kalpten söylenemeyen belki de tek iki kelime. insanoğluyuz netice de hepimiz. yalanlarımızla meşhur, kandırmacalarımızla ünlü. ama demeyi pek sevmem kendimce ama, bu insanoğlunun yalanlarından bir yana ben seni gerçekten seviyorum. dilden çıkmıyor bu sözler, sana da söyleyemedim zaten hiç bir zaman bilirsin. kalbimle seviyorum ben seni. yaratıldığın günden beri şefkatle seviyorum seni. öyle basit iş değil benim seni sevdiğim gibi insanların birbirini sevmesi. herkesin harcı değil. 
          	sen diyorsun gelip geçer bu hislerin. 
          	geçmiyor. 
          	seni unutmaya bir ömür yetmiyor. 
          	o gecenin karanlığında meyhanede oturmuş rakını yudumlarken, 
          	göz göze gelişimiz unutturmuyor seni. 
          	arkada çalan hafif bir arabesk, 
          	kulaklarımdaki çınlama sesi, 
          	gözlerindeki umutsuzluğun esiri oluşum. 
          	hiç biri seni unutmam için bana fırsat vermiyor. 
          	seninle bütünleşen şeyleri bile seviyorum. bu öyle 2 perdelik bi oyunun gerçekleri değil. bu bizim ansızın başlayan hikayemizin gerçekleri. sen ne kadar kabul etmesen de, beni kendinden en uzağa koysan da, bunlar bizim gerçeklerimiz. 

knowyy

seni seviyorum.
          dilde basit söylenen ama kalpten söylenemeyen belki de tek iki kelime. insanoğluyuz netice de hepimiz. yalanlarımızla meşhur, kandırmacalarımızla ünlü. ama demeyi pek sevmem kendimce ama, bu insanoğlunun yalanlarından bir yana ben seni gerçekten seviyorum. dilden çıkmıyor bu sözler, sana da söyleyemedim zaten hiç bir zaman bilirsin. kalbimle seviyorum ben seni. yaratıldığın günden beri şefkatle seviyorum seni. öyle basit iş değil benim seni sevdiğim gibi insanların birbirini sevmesi. herkesin harcı değil. 
          sen diyorsun gelip geçer bu hislerin. 
          geçmiyor. 
          seni unutmaya bir ömür yetmiyor. 
          o gecenin karanlığında meyhanede oturmuş rakını yudumlarken, 
          göz göze gelişimiz unutturmuyor seni. 
          arkada çalan hafif bir arabesk, 
          kulaklarımdaki çınlama sesi, 
          gözlerindeki umutsuzluğun esiri oluşum. 
          hiç biri seni unutmam için bana fırsat vermiyor. 
          seninle bütünleşen şeyleri bile seviyorum. bu öyle 2 perdelik bi oyunun gerçekleri değil. bu bizim ansızın başlayan hikayemizin gerçekleri. sen ne kadar kabul etmesen de, beni kendinden en uzağa koysan da, bunlar bizim gerçeklerimiz. 

knowyy

bu kasvet, 
          içimde çığ gibi büyüyor.
          siz görmeseniz de olur diyorum ya. görseniz de bir şey değişmiyor. yaptığım her iş nedensiz geliyor bana. duygularımın ölümünü seyrediyorum sadece. geriye dönüp baktığımda “nelerin üstesinden gelmişim” diyemiyorum. “neden hayatımı böyle berbat hale getirmişim” diyebiliyorum sadece. içimde kendime dair zerre umut yokken, birde yaşamaya çalışıyorum. zorlanıyorum artık. eskiden kaçıp gidersem her şeyin düzeleceğini sanardım. o da olmuyormuş. düzelmiyormuş. her şey eskiden nasılsa öyle devam ediyormuş. “olsun” demekten başka çare bırakmıyormuş insana bu hayat.