kooktaesstan

Rüyalarıma da gel, orada da şiirler okuyalım uyanıncaya dek.

kooktaesstan

@hyunjinfiyuu  neden üzgünsün? Üstüne alınmalısın (๑♡⌓♡๑)
Reply

hyunjinfiyuu

Üstüme alınmış gibi seyler yazmışım bir an kendi panom sandım -_- üzgnm
Reply

hyunjinfiyuu

İlk bana doğan güneşte bir hata var,
          Çok zamansız, çok patavatsız.
          Yerle bir edesim var yeryüzünü.
          Karıştırasım var uzayı birbirine;
          Asteroidlerden oluşan bir çorba gibi.
          Güneş bize aynı anda değene kadar,
          Sulara gömesim var şehirleri.
          Sana ulaşana kadar tüm dağları dize getirmek için,
          Tekrarlayasım var kaybettiğim tüm savaşları.
          Karanlık zindandan çıkana dek,
          Prensesi zincirli kaleden kurtarana dek,
          Ezip geçeceğim tüm düşmanları.
          Uykularını kaçıracağım canavarların,
          Dar edeceğim onlara üç kuruşluk yaşamlarını.

hyunjinfiyuu

Güzel bir gecenin ortasında,
          Sakince akan bir nehrin hemen yanında,
          Yıldızlarla dolu bir gökyüzünün,
          Ay ışığının altındayım.
          Hoş bir yansıma var yeryüzüne değen ışığında.
          Hoş bir yüz, ince bir bel,
          Hoş bir tını var.
          Sanki dile geldi Ay,
          Sanki bir şeyler anlatıyor bu gece bana.
          
          Eşsizliği ilke edinmiş bir kadın,
          Yansımalarının hemen ardında.
          Kelimelerle oynar bu kadın,
          Seni alır götürür uzaklara.
          Sonra çeker getirir yanına; tıpkı sihir gibi.
          Duygularını alır götürür istediği her yere.
          Ne yazmışsa o olursun;
          Sokakları bekleyen bir kara kedi,
          Yolları ezbere bilen sarı bir bisiklet olursun.
          Kapılır gidersin kış gününde rüzgar gibi.
          Erir bitersin yaz gününde gölgesiz bir ova gibi.
          
          Güzel bir kadın var Ay ışığının hemen ardında,
          Canı hangi renge isterse o renge boyar gökyüzünü.
          Maviyi çok sevdiğinden dokunmaz pek,
          Ondan iyi bilen yoktur renklerin özünü.
          Bazen serper üstüne kalp kırıklıklarının külünü,
          O zaman hatırlarsın eskiden söylediği her bir sözünü.
          
          Ay ışığının altında çok güzeldir bu kadın, eminim.
          Geceyi aşık eder kendine, gündüzler olur ona deli divane.
          Şarkılara anlam katar, kelimelere nefes;
          Ancak gece kulağını kabarttığında duyabileceğin bir ses.
          
          Bilekleri incedir, çok narin tutar kalemi,
          Saçları kabarıktır, göremezsin aralarından süzen ışığı.
          Ağladığında bulutlar döner yağmura,
          Beni sevdiğini söylediğinde daha yavaş döner sanki dünya.
          Sıkışıp kalmak isterim o anlara,
          Ve bu kadın istese yerimden kıpırdatmaz beni.
          Keşke derim o anda;
          Keşke dünya kollarındayken dursa.

hyunjinfiyuu

Yalnız olduğunu düşündüğün anda kapındayım. Bir devrin kapanışı şiirlerinin son buluşu. Aklımda, kalbimde, zihnimde yaşayacak bundan sonrası. Benim kadar yalnızsan, benim kadar dalgınsan beraber yalnız olalım. Çekinme çünkü koca bir sevgi var bende sana ait olan. Vermek içinse sana muhtacım.

hyunjinfiyuu

Bir şeylere olan hevesim gençliğimin dilinde,
          Yanıp sönüyor birden bire.
          Bir bülbülün dilinde yaşama hevesim,
          Başlamasıyla bitmesine yetişemiyor bedenim.
          
          Yoruldum, iki yolda birden yürüyorum.
          Kafam dalgın ve çizginin dışına çıkıyorum.
          Tek bir varış noktam var oysaki,
          Tek bir başlangıçtan doğduğum gibi.
          
          Ben artık farklı bir yoldan gidiyorum.
          Ne yapacağımı bilemeyişlerim devam etse de,
          Artık ne yapmayacağımı biliyorum.
          Yürürken hiç bilmediğim kaldırımlarda,
          Kalbimdeki senle yola devam ediyorum.
          
          Korkma;
          Nefesim hâlâ sana ait,
          Benliğim hâlâ senin için ayakta,
          Bedenim hâlâ sıcak ve
          Zaman dilimim hâlâ bir kasım akşamında.

hyunjinfiyuu

Söndürdüğün ateşi ziyaret ettim bugün.
          İçerisi donmuş ve soğuktu,
          Bir güneş sipariş ettim harlandırmak için,
          Kalmadı dediler elimizde.
          İsyan ettim umutsuzca,
          İsyan ettim ağlayarak.
          Çünkü biliyordum ben;
          Biliyordum kendimi bulacağımı,
          Senin sanatının arkasında.
          Meğer ne vaktiymiş ne zamanı.
          Çok yanlış doğmuşum,
          Her şey tepetaklak olduğu anda,
          Ben altına kurulmuşum.
          
          Daha erken tanısaydım,
          'Keşke' ile cümle kurmasaydım,
          Daha mı farklı olurdu her şey?
          Daha mı güzel parlardı Ay?
          Daha mı güzel atardı Dünya?
          Farklı olsaydı her şey,
          Mesela bir paralel evrende,
          Sen bir bankta oturmuş beni beklerken,
          Ben gelseydim elimde bir demet gülle,
          Doğar mıydı güneşin bana?
          Doğar mıydı boğucu karanlığıma?
          Ağlamanın yetmediği anlarda,
          Hayallerim yeter mi acaba?

hyunjinfiyuu

İçindeki sıkıntıya yol verip atmak istiyorum dışarı.
          Akıntıya karşı gelmekten yorulduğun anda,
          Akmak istiyorum seninle yukarı aşağı.
          Bırakıp her şeyi oluşuna.
          Zorlandığın anda, vazgeçmeye en yakın zamanda
          Pes etmekle etmemek arasında kaldığında,
          Elinden tutacağım nazikçe,
          Geçeceğini fısıldayacağım yavaşça.
          Korkularını alacağım senden korkusuzca.
          
          Seni bekleyen hep bir ben var burada.
          Unutulmadığımı bilmek tutuyor ancak ayakta.
          Sen bende bir parça bıraktığın sürece,
          Ben seni beklerim günlerce.
          Günler geceler karışır birbirine,
          Değişir her şey geçer gelecekteki haline,
          Fakat kalbimdeki hisler;
          Sana karşı olan hislerim,
          Hala ilk günkü gibi duracak içimde.
          

hyunjinfiyuu

Kimsenin bilmediği, uğramadığı ıssız yerdeki kadın.
          Gölgesinde nefes alıyorum göğe açtığın kanatların.
          Susuzluğa susamış ruhlarımız yudumladığında şarabın,
          Kan akan gölgeler rengine boyanarak ortasına düşüyor savaşın.