Yağmurdan ıslanan saçları alnına düşen adam, kapıya yaslanmış gülümsüyor. İçerinin sıcağının yüzüne vuruşuyla gevşiyor.
Kız yanındaki boş mindere vuruyor elini. Kahveyi gösteriyor. Yüzünün bir kısmı şöminenin ışığıyla aydınlanıyor.
Adam içeri giriyor ve oturuyor kızın yanına. Yelkovan akrebi, akrep yelkovanı kovalıyor. Yetişemiyorlar birbirlerine, kavuşamıyorlar.
Adamın göz kapakları gözlerini örtmeye başlıyor, karşı koyamıyor uykuya. Gidesi yok, kalmaya gücü yetmiyor. Yatağına uzanıyor, sarılıyor yorganına. Sıcak ve yorgunluk mayıştırıyor onu, yağmurdan yıpranan bedeni kendini uykunun sarmalayan kollarına bırakıyor.
Yatağının başında bir koltuk, dışarıda yağmurun şarkısı. Kız yerleşiyor koltuğa, bacaklarını kendine çekiyor, çenesi eline yaslanmış.
Adam uyuyor, kız gözlerini yumuyor. Yağmur şarkısını söylemeye devam ediyor.