𝓝𝓲𝓵𝓪𝔂

¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶ ¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶ ¶¶¶¶_______¶¶¶¶¶¶¶_____¶¶¶¶¶¶¶¶¶____¶______¶¶¶¶¶¶¶ ¶¶¶¶_________¶¶¶¶_______¶¶¶¶¶¶______¶______¶_____¶ ¶¶¶¶__________¶¶¶________¶¶¶¶_______¶¶_____¶_____¶ ¶¶¶¶__________¶¶__________¶¶________¶¶_____¶____¶¶ ¶¶¶¶___________¶__________¶¶________¶¶____¶¶____¶¶ ¶¶¶¶___________¶__________¶¶________¶¶____¶¶___¶¶¶ ¶¶¶¶_____¶_____¶__________¶_________¶¶____¶____¶¶¶ ¶¶¶¶_____¶¶____¶____¶¶____¶______¶¶¶¶¶_________¶¶¶ ¶¶¶¶_____¶¶___¶¶___¶¶¶¶___¶_____¶¶¶¶¶¶________¶¶¶¶ ¶¶¶¶_____¶¶___¶____¶¶¶¶___¶_____¶¶¶¶¶¶________¶¶¶¶ ¶¶¶¶_____¶___¶¶¶___¶¶¶¶___¶_____¶¶¶¶¶¶_______¶¶¶¶¶ ¶¶¶¶________¶¶¶¶___¶¶¶¶___¶¶____¶¶¶¶¶¶________¶¶¶¶ ¶¶¶¶________¶¶¶¶____¶¶____¶¶_____¶¶¶¶¶________¶¶¶¶ ¶¶¶¶_____¶___¶¶¶_________¶¶¶______¶¶¶¶____¶____¶¶¶ ¶¶¶¶_____¶____¶¶¶________¶¶¶¶_______¶¶____¶_____¶¶ ¶¶¶¶_____¶____¶¶¶¶______¶¶¶¶¶¶______¶¶____¶¶____¶¶ ¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶__¶¶¶¶¶¶____¶¶¶¶¶¶¶¶¶____¶¶¶¶¶¶¶¶__¶¶¶¶ ¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶

      Ne zaman sana içimdekileri anlatmak istesem beni anlamıyorsun. Bu yüzden normal davranıyorum. Beni  dinlemek istemiyorsun sadece beni istiyorsun . Beni elde ettiğinde kafese sokacakmışsın gibi geliyor. Hâlbuki sen zeki bir ibnesin. 
               Hayatımı senle yaşamak istemiyorum. Ben sana ilkinde ne demiştim? Sadece arkadaş istiyorum ama güvenemiyorum. Bana anlattıklarını seviyorum demiştim. 
          Sen ise benim küçüklüğüme benziyorsun demiştin. Bilgiye açsın demiştin. Biliyorum. Bilgiye açım . Ama sana benzemiyorum. Sen sadece zekisin hepsi bu kadar. Kendini güçlü yapmaya çalışıyorsun. Ama güçlü değilsin.
               Sana acımıyorum . Evet seni seviyorum ama arkadaş olarak . Çünkü ben gerçek sevginin dostluk olduğunu düşünüyorum. Çoğu insan gibi at gözüyle bakmıyorum.  Bana emir vermeye çalışan insanlardan bıktım. Yapmacık insanlardan, menfaatçi kişilerden, yalanın arkasına gizlenen yaratıklardan sıkıldım. Kendimi sevmiyorum dediğimde teselli beklemiyorum. Lütfen bu kadar dar görüşlü olmayın.
          
          

      İçtenlikle yazılan şarkılara hastayım. Kalıplaşmamış  bedenlerin , ruhsuz cinsiyetlerin hastasıyım. Olmayan sevginin gücünü görüyorum. Bu demektir ki insanlar kendine en içtenlikle sarılabilir. Bir insanı sevmek yada güvenmek zorunda değiliz. Hayat sırf bizim için yaratılmadı .
              Sadece müziği açıp ruhumu tatmin etmek istiyorum. Bütün sıkıntılar geçmese de iyi hissetmek istiyorum. İnsanların beni anlamayacağını biliyorum ve zorlamadan gidiyorum. Kendi dünyamın en tehlikeli yanı, insanların bilmesi. 
              Bazen yazılarım saçma gelebilir ama içimdekileri yazıyorum. 
          
          Huzurlu kalın.
          

      Hepinizin o iğrenç seslerini duymak kulaklarımı acıtıyor artık. Susmuyorsunuz, gitmiyorsunuz, dünyamı çöplük haline getiriyorsunuz. 
                Sadece sizden en uzak neresiyse oraya gitmek istiyorum. Keşke animeler gerçek olsaydı. 

Çok komiksiniz.

Bu lanet düzeni ben bozacağım . Beni manipüle edemeyeksin. Gidişimi izleyeceksiniz. Aptallar.

Keşke animeler gibi bir hayatım olsa ...

Evet boşluğa düşmüş gibisin . Ne düşünmen gerektiğini bilmiyorsun. 
          
          
          444

     Ne üzüldüm anlatamam . Bana yaşattığınız acıları unutmadım. Şimdi gelip senin ağlamanı izliyorum. Kıyamam sana ağlıyor musun sen? Sinirden mi ağlıyorsun hm?  Yada bu çocuklar başıma kalmasın diye mi ağlıyorsun?
                Ne üzücü ! Hani karını sevmiyordun ,ölsün diyordun, her gün beddualarla evi süslüyordun şimdi ne oldu ? Gerginsin . Ama ben gülüyorum. Senin o halini gördükçe zevk alıyorum. Sadece iki saniye üzüldüğünü gördüm ve sonra içine gömdün . Şuan düşündüklerimi dile getirsem hayırsız evlat olurdum kesin .     
          Annem umrumda değil sende öyle ve çocukların da umrumda değiller.
               Hiçbir sorumluluğu üstüme almayacağım. Tek başına kal babacığım. Bana yaptığınızın bedelini ödeyin.Kendime yeni bir hayat kurmama çok az kaldı! Sabırsızlanıyorum. Sizin o iğrenç sıfatlarınızı duymak zorunda kalmayacağım . Akıl sağlığım yerinde! Sadece çok mutluyum.
          
          Huzurlu kalın.

    En iyisi mektuptan konuşmaktı. Biliyorum geç geliyor ama en iyisi buydu. Mektupların o gün ki yorgunluğumu birnevi olsun dindiriyordu. Mektup gelmiş mi diye bakarken ki heyecanım. O özlem ve tutkulu istekler. İçimdekileri anlatıyordum sana . Hep öyle yapmıştım zaten.
              Ama sorun şuydu. Senin sabırsız oluşun. Bu senin içini kemiriyordu . Ne zaman gelir düşüncesi. Sence de bu çok kuşkucu bir düşünce değil mi ?
              Hâlbuki ben çok severim yeni insanlar tanımayı ama kafam uyuşmadığı için gidiyorum. Zaten çoğu kişinin de umrunda değil. Çünkü onlar yanlış şeyleri düşünüyor. Ne kadar uzun yazsam da anlaşılmayacağım . Ne üzücü. 
          
          Huzurlu kal .