GK

Baktım her yere yazmışım burası eksik kalmış.
          Canım,cananına kavuştu.
          Sıra elleriyle ellerimin buluşmasında...

Askerimde askerim...

Şarkı devam ederken, "Böyle sürüp gidiyor," dedim Yusuf Agâh'a. "Beğendin mi?"
            
          "Çok güzel," diye yanıtladı beni.
            
          "Sence sözleri kim yazmış? Bir subay, kızına mı, yoksa bir aşık maşuğuna mı?"
            
          "Bir subay, sevdiğine," diye yanıtladığında gülümser gibi oldum.
            
          "Öyle bir söylenti yok."
            
          "Ben öyle hissettim," dediğinde daha aşk dolu bakışlarla izledim gözlerini. "Şarkı kime yazıldıysa yazılsın Mihra," diye mırıldandı yalnızca benim duyacağım şekilde. "Beni duygulandıran her melodide aklımda yalnızca sen canlanacaksın. Ben, her şarkıda seni arayacağım, okuduğum tüm dizelerde seni bana hatırlatan bir şeyler bulacağım, bazen ben yazacağım. Öyle yazacağım ki öznem de yüklemim de hep sen olacaksın."

Nereye kadar kendinden kaçabilirsiniz. Ya bir daha geri dönemezsen…
          Neden diye sormayın hemen… Onu ben kendi kendime de açıklayabilmiş değilim henüz.
          Tarifini sorsalar… Her baktığımda, ilk defa görüyormuşum gibi… Az kalsın ölüyormuşsun gibi…

Bir kitap 200 TL olur mu ya?
          Bir kitap!
          El insaf yahu!
          

“Ki ben,Monna Rosa,bulurum seni.İncir kuşlarının bakışlarında.”

Şöyle olmuş: Ben sen demişim, sense sen.

Ya ben ne hissettiğimi asla çözemeyeceğim gibi.

Mutluluğun formülü:
          
          Nasuh tövbesi.
          O kadar mühim ki.
          Yapın,yaptırın en azından vesile olun.
          Ve birdaha bozmayın.

Gülşen'de kimmiş yahu?
          Çıplaklığı medeniyet sanan ahlaksız mı?
          Başına İmam Hatipliler kadar taş düşsün!