lilakunzit

Bu da benim son bahanem olsun...

"Sen hiç böyle hissettin mi? Sesinin, kolunun, kanatlarının böyle koparıldığını hissettin mi? Hiç böyle köşeye sıkıştın mı? Bunu anlayamazsın. Herkes anladığını söyler, anlamaya çalışırlar ama anlayamaz...Sadece aynı yolda yürüyenler bunun ne demek olduğunu anlar. Dibe çakılanlar anlar."

Yolcular için yıldızlar kılavuz. Ötekiler için pırıltılar. Bilim adamları için hepsi birer problem. İş adamı için altın taneleri...
          
          Yıldızlar problem değil. Yıldızlar kılavuz, altın taneleri değil. Biliyorsunuz artık! Yıldızları nasıl görmek isterseniz öyle görürsünüz.
          
          Yıldızlar benim için kavuşmayı beklediğim tek ve güzel evim. Yalnızlık senfonimin bana sesini duyurduğu yuvam. Özelim ve özlemim..
          
          Yıldızlar sevdiklerimize dönüşe bilirler. Ben bir yıldıza dönüşebilirim. 
          
          Sırça fanus kırılıyor...

"Acaba," dedi, "Bir gün hepimiz kendi yıldızlarımızı bula bilelim diye mi yıldızlar bu kadar parlıyor?"

Büyükler hiçbir şeyi asla kendi başlarına anlayamıyorlar; onlara her şeyi açıklayıp durmaksa, çocuklar için gerçekten çok yorucu…

Belki de gökyüzü insanlardan bu kadar uzak olduğu için güzel ve cezbedici...

-Ya, doktor...bir insan başkasını cezalandırmak için kendini öldürebilirmi? Olabilirmi böyle bir şey ya?
          -Zaten intiharların çoğu başka birini cezalandırmak için yapılmıyor mu, savcı bey?
          
          Zamanla nasıl değişiyor insan! 
          Hangi resmime baksam ben değilim. Nerde o günler, o şevk o heyecan? 
          Bu güler yüzlü adam ben değilim. Yalandır kaygısız olduğum yalan...

Çıldıracağım..Beni çoçukluktan kimse görmedi mi yani? Aklıma geldikce çıldırıyorum...

Gülüşü elinden alınan biri olarak bunun nasıl bir şey olduğunu bilen ben, aynısını size yaşatacağım için yemin ederim kahrımda boğuluyorum. Allah beni affetmez, eskiden siz affedin derdim ama...siz de affetmeyin. Ben de affetmeyeceğim...

Artık ayakta bile zorla durmaya başlıyorum. Dizlerim titriyor, düşecek gibi oluyorum. Umutsuzluğum ve kendime nefretim beni tüketiyor.