lnfIames

Senden başka kimse bilmesin istiyorum
          	Gözlerimin nasıl aşka çağırdığını
          	Bakışlarımın nasıl gel diye haykırdığını
          	Gözlerimden belli oluyor seni sevdiğim. 
          	Ellerimin aradığı ellerindir geceler boyu
          	Mümkün değil, bu sevgiyi yok edemem ki 
          	Ne yapsam, dolmuşum artık, saklayamam ki 
          	Ellerimden belli oluyor seni sevdiğim. 
          	Nasıl bekliyorum özlemle, görüyor musun? 
          	El ayak çekilsin, sonsuz bir gece gel
          	Tarama saçlarını, öylece gel
          	Dudaklarımdan belli oluyor seni sevdiğim.
          	Başka yangınlara benzemez bu yangın, sönmez
          	Bir şey var her yerimi tutuşturan yakan
          	Bu sensizlikte sebil çeşmeler misali akan
          	Gözyaşlarımdan belli oluyor seni sevdiğim.
          	Sevgilerin en sonsuzunu sana sakladım, gel
          	Şimdi denizler en mavi, ormanlar en yeşil
          	Seninle olayım da dünya umurumda değil
          	Dinle; kalbimin vuruşundan belli oluyor seni sevdiğim 
          	|Ümit Yaşar OĞUZCAN- Serenad

lnfIames

Senden başka kimse bilmesin istiyorum
          Gözlerimin nasıl aşka çağırdığını
          Bakışlarımın nasıl gel diye haykırdığını
          Gözlerimden belli oluyor seni sevdiğim. 
          Ellerimin aradığı ellerindir geceler boyu
          Mümkün değil, bu sevgiyi yok edemem ki 
          Ne yapsam, dolmuşum artık, saklayamam ki 
          Ellerimden belli oluyor seni sevdiğim. 
          Nasıl bekliyorum özlemle, görüyor musun? 
          El ayak çekilsin, sonsuz bir gece gel
          Tarama saçlarını, öylece gel
          Dudaklarımdan belli oluyor seni sevdiğim.
          Başka yangınlara benzemez bu yangın, sönmez
          Bir şey var her yerimi tutuşturan yakan
          Bu sensizlikte sebil çeşmeler misali akan
          Gözyaşlarımdan belli oluyor seni sevdiğim.
          Sevgilerin en sonsuzunu sana sakladım, gel
          Şimdi denizler en mavi, ormanlar en yeşil
          Seninle olayım da dünya umurumda değil
          Dinle; kalbimin vuruşundan belli oluyor seni sevdiğim 
          |Ümit Yaşar OĞUZCAN- Serenad

lnfIames

Yaralar vardır hayatta, ruha cüzam gibi yavaş yavaş ve yalnızlıkta yiyen, kemiren yaralar. 
          Kimseye anlatılmaz bu dertler. Çünkü henüz çaresi de, devası da yok bu dertlerin. 
          Düşündüm, herkesin gökyüzünde bir yıldızı varsa, benim yıldızım uzak, karanlık, anlamsız olmalı. Belki de hiç yıldızım olmadı. 
          
          İçimde müphem bir arzu: Bir deprem olsa da, bir yıldırım düşse de, sakin pırıl pırıl bir dünyaya yeniden doğsam? Azap gereken bir ruh gibi bekliyor, kolluyor, arıyordum, lakin boşuna!
          
          Dünya, ıssız yaşlı bir ev gibi görünüyordu gözüme ve ben bağrımda bir acı duyuyordum. 
          Bana göre değildi bu dünya; bir avuç yüzsüz, dilenci, bilgin, kabadayı, vicdansız, açgözlü içindi; onlar için kurulmuştu bu dünya. 
          Gönlümde düğümlenen bir şeydi ıstırap, bu kederli
          hal; kasırgadan az önceki havayı andırıyordu. 
          Hissettim ki benim düşüncelerimde dayanıksız bir avuç kor gibidir, kül olmuştur, bir üflemeye bakar. 
          
          Birbirine ters düşen öyle çok şey gördüm, birbiriyle çelişen öyle çok duydum ki!
          Artık hiçbir şeye inanmıyorum. 
          Bazı kimselerin ölümle savaşı daha yirmisinde başlar, birçokları da yağı bitmiş lambalar gibi, sessiz yavaş, ecelleriyle sönerler. 
          Yalnız ölüm yalan söylemez! 
          Ölümün varlığı bütün vehim ve hayalleri yok eder. 
          Bizler ölümün çocuklarıyız, hayatın aldatmacalarından bizi o kurtarır. 
          
          Kimse göründüğü kadar dayanıklı değildir. 
          Sadece görünmeyen yangınlar, duyulmayan fırtınalar, gizlice gürüyen ruhlar vardır.
          Nedir günler, nedir aylar? 
          Benim için önemi yok. 
          Mezarda olan için zaman, anlamını kaybeder.

lnfIames

Beni güzel hatırla!
          Bunlar son satırlar... Farzet ki, bir rüzgardım esip geçip hayatından ya da bir yağmur sel oldum sokağında sonra toprak çekti suyu.. Kaybolup gittim, belki de bir rüya idim senin için. Uyandın ve ben bittim... 
          
          Beni güzel hatırla! Çünkü; sevdim seni ben, her şeyini... Sana sırdaş oldum, dost oldum, koynumda ağladın. Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini, beni üzdün, kınamadım. Alışıktım vefasızlığa, el oldun aldırmadım... 
          
          Beni güzel hatırla! Sayfalarca mektup bıraktım sana. Şiirler yazdım her gece, çoğunu okutmadım. Sakladım günahını, sevabını içimde sessizce gittim.. Senden öncekiler gibi sen de anlamadın. 
          
          Beni güzel hatırla! Sana unutulmaz geceler bıraktım, sana en yorgun sabahlar.. Gülüşümü, gözlerimi, sonra sesimi bıraktım. En güzel şiirleri okudum gözlerine baka baka, söylenmemiş merhabalar sakladım her köşeye, vedalar bıraktım duraklarda. Ne ararsan bir sevdanın içinde fazlasıyla bıraktım ardımda. 
          
          Beni güzel hatırla! Dizlerimde uyuduğunu düşün, saçını okşadığımı, üşüyen ellerini ısıttığım0, mutlu olduğun anları getir gözünün önüne. Seni öptüğüm dakikaları... Birazdan kapını çalan kişi olabileceğimi düşün şaşırtmayı severim bilirsin. Bu da sana son sürprizim olsun. Şimdi, seninle yaşanan günleri ateşe veriyorum beni güzel hatırla. 
          Gidiyorum...
          
          |Okan SAVCI- Beni güzel Hatırla

lnfIames

Çok kişiyi tanıyan birine aşık olma, aldatılma ihtimalin çok yüksek,
          İçine kapanık olana aşık olma, hissettirmez sevgisini, 
          Çok gezene aşık olma, her yerde ayrı bir sevgilisi olabilir, 
          Sevdiğini hep dile getirene aşık olma, bunu kullanabilir, 
          Kimsenin sevmediğine aşık olma, vardır bir bildikleri, 
          Egolu olana aşık olma, kibri zehirler seni,
          Her şeyi unutmayana aşık olma, en ufak hatanı dahi unutturmaz sana,
           Seviyormuş gibi yapana aşık olma, yaralar her daim yüreğini, 
          Seni sevene aşık olma, karşılığı yoksa senden ona. 
          Ve sen aşık olma bu yazılanlara dahilsen çünkü bu anlatılan aş değil. Hiçbir aşk yakmamalı canı, aksine iyileştirmeli. Ve hiçbir kalp unutmamalı, bir gün aşık olabileceğini.

lnfIames

Her şeyim sen ol istiyorum. 
          Bir fotoğraf karesinde beraber saçmalayalım. Aynı gökyüzü altında beraber direnmeyi, beraber savaşmayı istiyorum. Kurduğumuz hayalleri birlikte savaşarak gerçekleştirmek istiyorum. Her akşam gözlerim sana kapansın, yine her sabah gözlerim sana açılsın istiyorum. Uykulu gözlerinden öpeyim, dağınık saçlarını ben toplayayım diyorum her sabah. Bunca imkansızlık varken yeni ihtimallere, yeni umutlara seninle ulaşmak istiyorum sevgilim...

lnfIames

Onu o olduğu için seversin. Gülümserken de seversin, sinirliyken de. Seni sevindirdiğinde de seversin, kırdığında da. Yanındayken de seversen, çok uzaktayken de. Öyle ki; sabah yataktan kalktığı o suratsız hali bile çok hoştur, sevilesidir. Ellerini tuttuğunda avuç içlerindeki teri seversin. Sarıldığında duyduğun huzuru seversin. Ona baktığın anda göz göze gelmeyi seversin. Sonu sarılmalarla biten kavgaları seversin. Papatya fallarını seversin "sevmiyor" çıksa bile sonunda. Beklemey
           seversin, kimseyi beklemediğin kadar onu beklerken. Kurduğun onlu hayalleri seversin. Giysilerinde kalan ten kokusunu seversin. Hatta onu her şeyden çok sevip bunu kelimelere dökememeyi seversin. Onu sevmeyi seversin. Her şeyde ondan bir parça bulmayı, gittiğin her yere onu da yüreğinde götürmeyi seversin. Oturup ona iki satır şiir yazmak istediğin zaman, kelime dağarcığının anlatmaya yetmediğine söylenmeyi seversin. Onu kıskanmayı seversin içtiği bir bardak sudan bile. Sonra çekip gider, geri dönebilme ihtimalini seversin. Sen onu bu kadar çok seversin ama o yine de hiç acımadan çekip gider.

lnfIames

Benimle devam etsene kalan ömrüne? 
          Hani gecesine gündüzüne, soylusuna soysuzuna inat, namuslu namussuzuna inat. Aç susuz da olsa, bir elin yağda diğeri balda olsa da, benimle devam etsene ömrüne!
          Sadece seni bu kadar çok severken. 
          Ömrünü uzatırım diye söz verebilirim sana.
          Araştırmalarını okudum o İngiliz bilim adamlarının aşık olunca insanın ömrü uzarmış diyorlardı. 
          Uzatırım ömrünü, yeter benim aşkım ikimize de. 
          Benimle devam etse ömrüne?
          Kalan günlere, dakikalara, saniyelere..

lnfIames

Bakın sevmek öyle cümlelerde, filmlerde gördüğünüz gibi bir şey değil. Yani öyle birkaç sevgi mesajı, birkaç gece, birkaç sahiplik fotoğrafları falan öyle değil. Daha farklı mesela, onu görünce hızlanan kalbiniz değil. Her adımda ona yaklaşma, onu görme hissidir sevmek. O adımları onun için atmaktır. Bir sokak arasında elini tutmam, elini tutmak değildir sadece. Benimsin diyebilmenin dışavurulmuş halidir sevmek. Birlikte fotoğrafı olmadığı halde, "Olsun abi, onu hayal ediyorum. Varmış gibi davranıyorum" demektir, sevmek. Kokusunu kilometrelerce öteden alabilmektir. Damalarında akan kanda hissedebilmektir sevmek. Öyle çevresindeki üç beş insandan kıskanmak değil demek istediğim. Esip tenine vuran rüzgardan kıskanmaktır sevmek. Keşkelerde değil, iyi ki'lerde saklayabilmektir. İhtişamlı sevmeleri geçelim. Sevildiği için kendiyle onur duymaktır sevmek. Bir meyvenin olgunlaşmasını beklemek değil, düşüp onun toprağına karışmaktır. Sadece sevinçlerine, mutlulukların değil, kötüsüyle iyisiyle her anında yanında olmak, olmasan da yanındaymış gibi hissettirmektir, sevmek. Dinlediği müziğin sözlerinde anlam aramak değil, o müziği onunla yaşamaktır. Onu hep yanında istemek değil, kötü anında bile bir adım uzağında olmaktır, sevmek. Siz sevmeyi değil, sevmenin anlamını bilmiyorsunuz. Gözle değil yürekle oluyor o.

lnfIames

Ben insanım... 
          Yağmur değilim,
          Bulut değilim, 
          Güneş değilim, 
          Gölge değilim,
          Sevgi değilim.
          Kısacası ben insanım herkese iyi gelmeyebilirim,
          anlaşılmayabilirim,
          alkışlanmayabilirim.
          Ben insanım ya hani; üzüldüğümde kalbim kırılabilir. Ama hiç önemli değil kaldığım yerden yaşamaya devam etmesini de bilirim.

lnfIames

Keşke kaçabilsem. Bildiğim, bana  ait olan, sevdiğim şeylerden kaçabilsem. 
          Keşke gidebilsem burası olmayan herhangi bir yere.
          Bu yüzleri, bu alışkanlıkları, bu günleri görmek istemiyorum artık. 
          Başka biri olmalı, hücrelerime sinmiş bu rol yapma saplantısının yorgunluğunu atmalıyım. Uyku huzurla değil, hayatla çöksün üstüme. Deniz kenarında bir kulübe, hatta dağların sarp eteklerinde bir mağara yeter bana. 
          Ne yazık ki istemekle olmuyor...