“Senden bana geriye sadece bir kalp dolusu hayalkırılığı ve bir hatıra dolusu anı kaldı. Sanırım Ben bu dünyada herkesten ve herşeyden önce senle olan ilişkimize aşık oldum. Üzüntümü öfkemle dindiriyorum ama, Sen durmadan anılarıma uğruyorsun. Herkesten çok sana küstüm ben sanırım. Hakkında o kadar çok şeyler söylerim ki, sözlerim yetmez.
Senden sonra ben çok yalnız kaldım. Çok boşta kaldım. Güvenemedim kimseye, en samimi ve içten olanına bile. Senden daha düşünceli ve değer verenleri bile senin yerine koyamadım, koyamıyorum. Nasıl kıydın bana? Neden affetmedin ki sanki? Nasıl kıya bildin onca anılara?.. Hani dedim ya, ben sanırım seninle olan ilişkimize aşık olmuştum diye... Keşke hiç olmasaydım. Keşke yıllar önce bir yaz akşamı senin "bana güven ve anlat" demene kanıp sana güvenmeseydim, sana bağlanmasaydım. Çok özlüyorum, Evara... Hem de paramparça halde özlüyorum...”