Bir varmış, bir yokmuş...Chuck’un kulu çokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; şeytanlar tellal, şekil değiştiriciler berber iken; melekler mühürdar, Kabil silahtar iken; Mikail Luci’nin beşiğini tıngır mıngır sallarken, dereden geldim, tepeden geldim, arafa girdim bir de ne göreyim, köşede kasketli bir adam oturuyor. Şöyle ettim, böyle ettim, adam yerinden kalktı, yüzüme baktı, çıktık birlikte yola, ne sağa saptık ne sola... Az gittik uz gittik dere tepe düz gittik, altı ay bir güz gittik, bir de arkamıza baktık bir arpa boyu yer gitmişiz...Ne dönülür geri, ne gidilir ileri, sana bir masal söyleyeyim bari gel beri...
Dean yine turta kalmadığı için evde mızmızlanıyormuş; Sam, Odin belanı versin diyerekten markete turta almaya gitmiş. Sam kasiyere turta ve kek arasındaki farkı bininci kere anlatırken Lilith Sam’i kaçırmış...
Dean bunu duyunca kardeşini kurtarmaya gitmiş ama Sam arkasından bıçaklanarak oracıkta ölüvermiş. Dean yasını tutmuş ama dizinin amacı bu ya kardeşini kurtarmaya karar vermiş ve ruhunu satmış...Sam kurtulmuş ama bir yıl sonra Dean’in zamanı gelip cehenneme gidince ilk mühür kırılmış. Son mühür de Sam Lilith’i öldürünce kırılmış ve sonunda Lucifer, şeytanın ta kendisi serbest kalıp kıyameti başlatmış.
Bu hikayenin asıl noktası şuydu.
Kıyamet başladı, çünkü Dean Sam’i turta almaya göndermişti.
Kıyamet bir turta yüzünden başladı...
( evet bu hikayeyi yazacak yer arıyordum çünkü lilith kelimesini görünce düşünebildiğim tek şey supernatural’dı )
