Tanrı'nın bize vaad ettiği bu upuzun yolda. Hızlıca koşmaya başlıyoruz. Koşmaya ilk başladığımız da çok hızlıyız, yolun sonunda ne olduğunu merak ediyoruz. Zaman geçiyor, yine koşuyoruz ama merakımız azalmış, öylesine koşuyoruz sonra bir yerden sonra duruyoruz, yoruluyoruz, tanrı soruyor bize neden durdunuz? Yorulduk diyoruz, koşmaktan, merak etmekten ve hatta yaşamaktan yorulduk diyoruz, tanrı hafifçe gülümsüyor ve yolun sonunda ne olduğunu bize gösteriyor, yolun sonunda ise terk edilmiş bir bank bulunuyor. Yorulduğumuz için orada dinleneceğimizi düşünüyoruz ve tekrardan koşuyoruz. En sonunda bank'a ulaşıyoruz, dinleniyoruz. Tanrı yanımıza geliyor ve her birimizi bileğimizden öpüyor, sonra üşümeyelim diye kuru toprağı bir battaniye misali üzerimize örtüyor. Yaşam bitiyor, dinleniyoruz.