İlk tanıştığımız günü hatırlıyor musun Emir?
Ben… ben her saniyesini hatırlıyorum. Üzerinden neredeyse üç yıl geçmiş olmasına rağmen, o anlar zihnimde öyle taze ki sanki dünmüş gibi. O gün bir kitap okuyordum. İçinde yalnızlıkla ilgili bir söz dikkatimi çekti. O zamanlar kendimi dünyadaki en yalnız insan sanıyordum. Ve o cümleyi biyografime yazdım. O kadar içime işledi ki, insanların beni biraz daha anlayabilmesi için en doğru şeyin o olduğunu düşündüm. Sanırım yazdıktan 10-15 dakika sonra DM kutumda bir mesaj olduğunu fark ettim. Tanımadığım birinden geliyordu ve bu haliyle ilgimi çekmişti. Açtım.
Tarih tam olarak 15 Ekim 2022 18.30
Sadece birkaç satırdı ama içeriği beni hem şaşırttı hem düşündürdü. Bana biyografimin anlamsız olduğunu yazmıştın. “Hiç kimse, ne olursa olsun, bu kadar yalnız olamaz,” diyordun. O mesajı okurken, henüz dünyanın en özel insanlarından biriyle tanıştığımdan habersizdim. Sana cevap verdim, çünkü yalnızlığımı savunmam gerektiğini hissettim. Ama o cevap… hayatımın yönünü değiştirecek bir sohbetin ilk adımıydı. Sana adını sormadan önce bir kız olduğunu düşünüyordum, çok tuhaftı gerçekten. Hatta sana ismini öğrenince “abi” bile demişim... o anın bir ekran görüntüsü var bende. Sen de “Rahatsız olduysan istersen konuşmayalım,” demiştin, ne kadar düşünceli... O zamanlar 14 yaşındaydım ve senin 19 yaşında olduğunu öğrenince çok büyüksün gibi gelmişti gözüme. Ama işte zaman geçti, biz büyüdük, ve o yaş farkı artık bir anlam ifade etmiyor.
Ve şimdi...
Sen, dünyadaki en güzel şeysin, sana sahip olmak bir mucize gibi, seni seviyorum Emir’im… Hem de her şeyden çok.
Ve iyi ki, daima en huzurlu geceleri senin için dileyebiliyorum