Herkes bir ses bir nefes arıyordu başkalarında, kendilerine eşlik edecek.. Sonra, sonra herkes eş sesini, nefesini bulurken ben hala içimdeki yangına rüzgar olacak bir nefes, kulaklarımdaki fısıltıya şarkı olacak bir ses arıyordum.
Kimse anlam veremiyordu neyi beklediğimi. Anlamalarını da beklemiyordum zaten. Eş nefeslerini bulduklarını zannedenler öpüştüklerinde sadece nefessiz kalırken ben dudaklarımdaki dudaklar sayesinde nefes alamazken alamadığım nefesleri soluk borusunda biriktirecek bana orada bir ömür hazırlayacak birini arıyordum, bekliyordum.
Öylesine değil; sarılmadan önceki iki bedenin birbirine temasında tek vücut olmasını, dokunulan her yerin önce uyuşmasını daha sonra ateşler içinde kalmasını sağlayacak birini bekliyordum. Belki kaçırmıştım o şansı belki daha gelmemişti belki bi bu kadar daha bekleyecektim. Ama ben eş nefesimi değil kendimi bulduğum birini istiyorum hayatıma. Çünkü her eş nefesin bir sonu varken ben kendimi bulduğum o adamla birlikte sonlandıracaktım nefesimi. Çünkü o bendim. Bense o.
Karanlığıma ışık gibi doğacak birini değil o karanlıkta benimle birlikte yaşayacak biri.. Asla pes etmeden, elimi bırakmadan, ne olursa olsun ne hata yaparsam yapayım onun beni koruyacağını bildiğim biri.. Hani insanlar çift yaratılmış derler ya ben beden olarak hazırdım ama ruhum eksikti işte onu ruhumu tamamlayacak, eksiklerimi dolduracak biri olmalı hayatımda. Çok mu şey istiyorum demeyeceğim çünkü biliyorum çok..ama çok şey istiyorum değil mi?
- Bagcılar, Istanbul, Turkey
- JoinedJuly 11, 2015
Sign up to join the largest storytelling community
or