mavisttozu1

Kadinlar susarak giderler,
          	Çok uzun emekler verir ilişkisini yürütmek için.
          	Birinin kadını olmayı yüreği, beyni, ruhu o kadar zor kabul etmiştir ki, başka bir adama ait olmayı istemez.
          	Erkek gibi, çorbanın tuzu eksik diye kavga çıkarmaz mesela, tam tersi, konuşmamız lazım der.
          	Erkekler de en çok bu cümleye sinir olurlar. Ertelenir o konuşmalar, maç bitimine, yemek sonrasına ve daha birçok lüzumsuz şeyin ardına ötelenir.
          	
          	Kadınlar inatçıdır, hayata tutundukları gibi, aşklarına da sahip çıkarlar.
          	Bu yüzdendir, konuşup derdini anlatma isteği, karşı tarafı ikna edene kadar uğraşırlar.
          	Sonunda pes eder adam, bir ışık görür kadın, tüm derdini paylaşır.
          	Genellikle ne cevap alır? Abuk sabuk konuşma!
          	Gereksiz ve saçma gelmiştir adama anlatılanlar, hiç de üstünde durmamıştır.
          	
          	Yine bir sıkıntı, tatmin edilemeden geçiştirilir ve adam gün gelip bunların kendisine ok gibi döneceğini bilemez.
          	Bir kadın şikayet ediyorsa, ya da erkeklerin deyimi ile vıdı vıdı ediyorsa; erkek bilmelidir ki, o ilişkiden hala ümidi vardır kadının.
          	Yürütmek, birlikte yaşamak, sorunları çözerek mutlu olmak istiyordur.
          	Daha önemlisi, o adamı hala seviyordur.
          	
          	Kadın susarak gider!
          	En önemli detaydır, erkeklerin hiç anlayamadığı durum işte bu kadar basittir.
          	O gün gelene kadar konuşan, kavga eden, tartışan kadın, kendini sessizliğe vermiştir.
          	Ne zaman ümidini o ilişkiden kestiyse, o zaman sevgisi de yara almış demektir.
          	Yüreğindeki bavulları toplamıştır, kafasındaki biletleri almış ve aslında bedeni orada durarak, ilişkiden çıkıp gitmiştir.
          	
          	Kadın, gerçekten gitmişse, çok sessiz olmuştur ayrılışı, kimse hissetmeden, kapıları vurup kırmadan gitmiştir.
          	Her akşam eve geldiğinde, kapının açıldığını gören adam anlamaz ama bir kadın sessizce gider.
          	Ne mutfağında yemek pişiren, ne yan koltukta televizyon izleyen, ne gece ruhunu kenara koyarak yatakta sevişmeye çalışan kadın, artık o kadındır.
          	Bir kadının çığlıklarından, kavgalarından korkmamak gerekir, çünkü kadının gidişi sessiz ve asildir.
          	
          	
          	

mavisttozu1

Kadinlar susarak giderler,
          Çok uzun emekler verir ilişkisini yürütmek için.
          Birinin kadını olmayı yüreği, beyni, ruhu o kadar zor kabul etmiştir ki, başka bir adama ait olmayı istemez.
          Erkek gibi, çorbanın tuzu eksik diye kavga çıkarmaz mesela, tam tersi, konuşmamız lazım der.
          Erkekler de en çok bu cümleye sinir olurlar. Ertelenir o konuşmalar, maç bitimine, yemek sonrasına ve daha birçok lüzumsuz şeyin ardına ötelenir.
          
          Kadınlar inatçıdır, hayata tutundukları gibi, aşklarına da sahip çıkarlar.
          Bu yüzdendir, konuşup derdini anlatma isteği, karşı tarafı ikna edene kadar uğraşırlar.
          Sonunda pes eder adam, bir ışık görür kadın, tüm derdini paylaşır.
          Genellikle ne cevap alır? Abuk sabuk konuşma!
          Gereksiz ve saçma gelmiştir adama anlatılanlar, hiç de üstünde durmamıştır.
          
          Yine bir sıkıntı, tatmin edilemeden geçiştirilir ve adam gün gelip bunların kendisine ok gibi döneceğini bilemez.
          Bir kadın şikayet ediyorsa, ya da erkeklerin deyimi ile vıdı vıdı ediyorsa; erkek bilmelidir ki, o ilişkiden hala ümidi vardır kadının.
          Yürütmek, birlikte yaşamak, sorunları çözerek mutlu olmak istiyordur.
          Daha önemlisi, o adamı hala seviyordur.
          
          Kadın susarak gider!
          En önemli detaydır, erkeklerin hiç anlayamadığı durum işte bu kadar basittir.
          O gün gelene kadar konuşan, kavga eden, tartışan kadın, kendini sessizliğe vermiştir.
          Ne zaman ümidini o ilişkiden kestiyse, o zaman sevgisi de yara almış demektir.
          Yüreğindeki bavulları toplamıştır, kafasındaki biletleri almış ve aslında bedeni orada durarak, ilişkiden çıkıp gitmiştir.
          
          Kadın, gerçekten gitmişse, çok sessiz olmuştur ayrılışı, kimse hissetmeden, kapıları vurup kırmadan gitmiştir.
          Her akşam eve geldiğinde, kapının açıldığını gören adam anlamaz ama bir kadın sessizce gider.
          Ne mutfağında yemek pişiren, ne yan koltukta televizyon izleyen, ne gece ruhunu kenara koyarak yatakta sevişmeye çalışan kadın, artık o kadındır.
          Bir kadının çığlıklarından, kavgalarından korkmamak gerekir, çünkü kadının gidişi sessiz ve asildir.
          
          
          

mavisttozu1

this message may be offensive
          Cross my heart, hope to die
          To my lover, I'd never lie
          He said "be true", I swear I'll try
          In the end, it's him and I
          He's out his head, I'm out my mind
          We got that love, the crazy kind
          I am his and he is mine
          In the end, it's him and I, him and I
          
          My '65 speeding up the PCH, a hell of a ride
          They don't wanna see us make it, they just wanna divide
          2017 Bonnie and Clyde
          Wouldn't see the point of living on if one of us died, yeah
          Got that kind of style everybody try to rip off
          YSL dress under when she takes the mink off
          Silk on her body, pull it down and watch it slip off
          Ever catch me cheating, she would try to cut my 
          Crazy, but I love her, I could never run from her
          Hit it, no rubber, never would no one touch her
          Swear we drive each other mad, she be so stubborn
          But, what the fuck is love with no pain, no suffer
          Intense, this shit, it gets dense
          She knows when I'm out of it like she could just sense