Herhangi bir ev, herhangi bir balkon... Oturuyorum işte ne fark eder... Kulaklığımda bir şarkı ağlamak getiren... Soğuk üzerimdeki hırkaya rağmen içime işliyor... Titriyorum. Soğuktan mı yoksa içimdeki geçmeyen sıkıntıdan mı bilemiyorum. İçimde bir vazgeçmişlik hissi var. Yaşamak, sevmek, gülmek neden anlamsız geliyor artık? Neden sevemiyorum kimseyi? Kendime neden eziyet ediyorum? Birisi bir gülse de çiçekler açsa, bahar gelse bu bitmeyen kışıma. Ama yok istemiyorum. Gülmeyin bana, gülümsemeyin, sevmeyin... Ben sevdiğim her şeyimi kaybediyorum çünkü. Sevdiğime olan sevgim de kayboluyor. İyi değilim iyi görünsem de. Kimse sormuyor, anlamıyor, anlaşılamıyorum. Anlaşılmak istemek çok zor istemiyorum. Bazı şeylerden vazgeçtim artık önem arz etmiyor benim için. Yazdıklarımı okumuyorum artık. Okursam daha anlamsız gelecek eminim. İstemiyorum bu dünyada hiçbir şeyinizi, hiçbir hissi istemiyorum. Vazgeçtim bu gece bazı şeylerden. Eski ben öldü içimde. Titriyorum ama bu sefer eminim soğuktan değil, vazgeçmişlikten...