Öldün mü sevgilim? Bensiz mi? Yalnız mı öldün? Dayanamazsın ki sen. Bensizliğe dayanamazsın orada. Çık n'olursun. Yazın denize girmeden önce toprağa bastığımız o günü hatırlıyor musun? Ben çok net hatırlıyorum. Taş ayağıma zarar vermesin diye hızlıca denize götürmüştün beni. Şimdi o toprağın altındasın. Toprak denizin oranın aksine daha siyah, daha soğuk. Daha fazla dayanamıyorum buna sevgilim. Ayrıyız. Beraber geçirdiğimiz onca anımız bana yetmemeye başladı. Rüyalarım yalnızca senin için akmaya, gözlerim yalnızca senin için dolmaya ve kalbim yalnızca senin için atmaya resmen söz verdi. Söylesene, aramızdaki tek engel şu siyah, soğuk toprakken onu aramızdan çekmeli miyim?
Seni istiyorum. Kalbini, aşkla bakan gözlerini, sıcacık gülümsemeni, tel tel saçlarını, bana bakarken titreyen kirpiklerini, çatılan kaşlarını, his bırakan ellerini ve öptüğüm gamzelerini istiyorum. Sadece seni değil her şeyinle seni istiyorum.