minnierubymina

Boşluk
          	Bilirsin o hissi

minnierubymina

Saatler ilerlediğinde, gecenin karanlığı her yanını sarıp sarmaladığında, her daim yanında zannettiğin herkes kabuğuna çekilip seni zihnindeki seslerle baş başa bıraktığında, ve ardından yalancı mutluluk ruhunu usulca terk ettiğinde geriye kalan tek şey ile karşılaştığın an, ağırlaştı mı hislerin?
          
           Geriye acıdan başka ne kalmıştı?
          
          Acı; uçsuz bucaksız, yere göğe sığmayan, başı sonu olmayan, ebedi bir acıdan başka, senden kalan ne vardı?

minnierubymina

Öfkem dudaklarımdan dökülür bazen, işitirsin sözlerimi, ruhunun sarf ettiğim kelimeler arasında sıkıştığını hissedersin. Acı çeken iki insan vardır bu öyküde. İkisi de aynı ateşte yanar, aynı yolda can verir.
          
          Bazen de öfkem gözlerimden dökülür ki; ne görür, ne duyar, ne hissedersin. Ben sessiz sedasız zihnimde boğulurken ruhu duymaz kimselerin, en acı verici olan budur.
          
          İnsanın yalnız çektiği acının bir izahı yoktur. 

minnierubymina

Artık özgür bırak zihnini. Bırak herkes kendi hayatını yaşasın. Hırçın bir şelaleyi durdurmaya gücü yetmez insanın. Akar su özgürce, müdahale edemezsin. Yaralanırsın ancak, değişmez hiçbir şey. 
          
          Bırak, bırak, bırak.
          
          Özgür bırak ruhunu. Bedenin içinde ziyadesiyle sıkışan ruhun boğazını sen sıkma bir de. Yutkunamazsın, konuşamazsın, çıkmaz sesin; kafandaki gürültü artar gittikçe, katlanamazsın. Kapatırsın kulaklarını ancak, susmaz hiçbir ses.
          
          Bırak artık, bırak. 
          
          Özgür bırak benliğini. Yüzüne vuran ışığı yansıtacak yaşı geçtin çoktan. Artık şekil almak zorundasın, kendi ışığın ile parlamak zorundasın. Aksi takdirde gider herkes, her zaman olduğu gibi. Ve karanlıkta kalırsın, korkarsın. Tutunacak bir şey ararsın, çağırırsın, koşarsın uzaklaşan ışığın peşinden, "Gitme!" dersin ancak, kalmaz hiç kimse.
          
          Bırak, sadece bırak.
          
          Bırakmazsan yaşayamayacaksın.
          
          

minnierubymina

Herkesin içinde var mı bu derin boşluk? Yoksa herkesin ruhu tek parça mı? Daha önce kimse bin parçaya ayırmadı mı onları? Öyleyse, kim çaldı benim bir parçamı? Nedir bu? Nedir bu dolduramadığım boşluk? Ne koyacağım yerine, kimi sığdıracağım? Kimde bulacağım kendimi? Neredeyim ben? Kimin nesiyim? 
          
          Hiç.
          
          Sadece bir hiç.
          
          İliklerimde hissediyorum yalnızlığı.