nina işte

ABİ WATTPAD SENİ WNGELLEMİS BENDEN WTF

Ya bişey dicem ben 2020'de cringe kpop fanlarını paylaşan bi hesabın yorumlarında nyctophilia nickli biriyle tanışmıştım canlı yayınlarına falan girşyodum o sen misin

Aklıma yeni bir hikaye konusu geldi ama yazar mıyım bilmiyorum.

Son zamanalarda fazla yazamıyorum. Vaktim olduğunda ilam ilham olduğunda vaktim olmuyor günlerim yoğun ve son zamanlarda hastayım. Bölüm ne zaman gelir ve ne kadar uzun olur bilmiyorum. Bu konuda anlayışınıza sığınıyorum. Kendinize dikkat edin. Görüşmek üzere.

Hayatın en saçma ama yaralayıcı vuruşu. Kendi isteğimizle seçmediğimiz, yalnızca dünyaya gelmemizi sağlayan insanların belki de bütün hayatımız boyunca bizi etkileyecek hasarlar bırakması. Başkalarının hayatına imrenmek; yaşatıldıklarımız, bazen de yaşamadıklarımızın yasını tutmak zorunda bırakılmamız. Kırılan kalpler, yaslarla harcanılan zamanlar ve bütün bedenin titremesine neden olan imrenmenin gözde ve genizde bıraktığı ağrılar. Asıl sorumluların görmeyi reddettiği şeyler. Hesaplarının çoğu zaman sorulamadığı acılar. Erkenden büyümek zorunda bırakılan genç bedenlerin parçalanmış hayatları. Kısaca hayat kendisini parçalar. Vebali ise hayatta olandan bilinir.

Son üç saattir arşivdeki yazıları inceliyorum ve devam etmek istediğim iki tanesini düzenleyip ufak eklemeler yaptım... Neden bilmiyorum ama bu sefer devam ettirmek istiyorum sanırım

koskoca on bir ayın ardından geri döndüm sanırım

Bazen  kalbinin çarpmasına neden olur birisi, o kişi aşık olduğun kişidir diyorsun ya, sen kalp atışlarımı yok ediyorsun. Onları hissetmiyorum seninleyken, bu sana aşık olmadığım anlamına mı gelir? Sadece sen, mükemmelliğin ve damarlarımda akan kanın yavaşlayış, hatta duruşunu hissediyorum. Bedenim mucizen ile çepeçevre sarılırken kalbimin onarılması onun atışlarına kulak asmaya vakit ayıramayacağım kadar fazla büyülüyor beni... 
          
          Buna rağmen aşk değil mi bu?