morteltheo

intihar etmedim çocuklar, yaşıyorum. panoma da yazmayın çocuklar. size kızan babanız gibi hissettirmeyin beni. her şeye yeterince kızgınım. sizi de kırmayayım. 

morteltheo

seviyorum hepinizi, kendinize dikkat edin. 
Reply

morteltheo

ki böyle isteği olan varsa götümle gülerim, orası ayrı.
Reply

morteltheo

illa berk sana ulaşalım, konuşalım diyorsanız da sosyal medya açar veririm size. ana hesabımı vermem. 
Reply

morteltheo

intihar etmedim çocuklar, yaşıyorum. panoma da yazmayın çocuklar. size kızan babanız gibi hissettirmeyin beni. her şeye yeterince kızgınım. sizi de kırmayayım. 

morteltheo

seviyorum hepinizi, kendinize dikkat edin. 
Reply

morteltheo

ki böyle isteği olan varsa götümle gülerim, orası ayrı.
Reply

morteltheo

illa berk sana ulaşalım, konuşalım diyorsanız da sosyal medya açar veririm size. ana hesabımı vermem. 
Reply

morteltheo

kafamı yastıktan kaldırdım ve ağzımı sildim. suratım boylu boyunca salya olmuştu. sarhoşken ağzınıza bant yapıştırın çocuklar. ciddi bir öneri berk özgür'den size. yanımdaki mert'e baktım. üstünde iğrenç bir pezevenk gömleği vardı. dönmekten kırış kırış olmuştu. bir iki kez dürttüm, uyanmayınca komidindeki suyu kafama diktim. daha da su içmeye kara verince odamdan çıktım. çölde gibi hissediyordum. mutfağın nerede olduğunu düşünüp gözümü ovuştururken içeriden gelen çatal seslerini duydum. gecenin bir vakti evde kim yemek yiyordu anasını satayım, diye söylenerek odaya girdim. ve karşımda, ortaokul hayatımın en büyük aşkı, mert'nin abisini gördüm. seneler sonra ilk aşklarınızdan biri olan adamı görünce ne hissederdiniz bilemiyorum. fakat ben, saçımın sağ tarafı düz ama sol tarafındaki kabarık şekli bozulmuş buklelerimle, üstümdeki kusmuklu gömleğimle, gözlerim şişip yarı açık yarı kapalıyken, salyalı çenemle ve terliyken eminim bok gibiydim. önündeki yemekten gözlerini çekip bana baktı, "bir şey mi oldu?", her zaman taşşak geçtiğim bir şey vardır. ideal tip algısı. ben ideal tipimi ise 10 yaşımda bu adamı görünce karar vermiştim. yemyeşil gözler torbaları belli olan, upuzun kirpikler, düz ama oldukça büyük bir burun, yanmış bir buğday ten, bal gibi kumral uzun saçlar, koyu renkli ince kavisli kaşlar, altın kolyesi boynun da emre yazan. gerçekten de yakışıklı yakışıklısıydı. su içecektim, dedim. kapı da dikiliyordum öyle. "buzdolabında olması gerek.", kafasıyla işaret etti ve yemeğini yemeğe devam etti. suyu çıkardım ve dolabı kapatıp yaslandım. " benle yemeğe çıkmak ister misin?" sorusu dilimden döküldü istemsizce. güldü, "kaç yaşındasın sen? mert'in arkadaşısın belli.", " saat kaç?", biraz düşündü, "az önce ikiyi kırk geçiyordu. üç olmuştur.", güldüm. " yaklaşık üç saat önce 21 oldum." derin bir nefes verdi sesli. "ben kaç yaşındayım sence?" düşündüm. "32 falan.", öyle hatırlıyordum. " 35. benden 14 yaş küçüksün. sana ibne olduğumu düşündüren ne merak ettim." dedi.

morteltheo

mert o yaşta bana abisinin bir erkeği öptüğünü söylemişti. ben de mutlu olmuştum. niye mi? bir erkeği öpmüşse beni de öpebilir diye. "bilmem, hisler. nişanlın vardı senin, evlenecektin.", kaşlarını kaldırdı. "mertle biz tenisten tanışıyoruz. seni ona almaya geldiğin zamanlar görürdüm. koçta ekonomi okumuştun burslu, nişanlın vardı. sakalların ve çenene değen uzun saçların vardı. çok yakışıklıydın, halen öylesin." dedim. kafasını kaldırdı ve suratıma dikkatlice baktı konuştuğumuz andan beri ilk kez. "berk? sarışın uzun boylu bir oğlandın.", " evet. uzun boy halen var da saçlarımı siyah yaptım." diyerek saçımı tuttum. hafifçe güldü, "yakışıklı değildim çocuk olduğun için öyle gelmiştir. ve şu an evli değilim, boşandım. iki sene evli kaldık esil ile.", " onu seviyor gibiydin.", her şey sevince olmuyordu. hiçbir şey sevince olmuyordu. "yani. bilmiyorum. beni aldatıyormuş. patronu ile. adamdan çocuk peydahlamış, senin dedi.", eliyle yüzünü sıvadı, " olayı komik yapan ne biliyor musun? ben kısırım. çocuk sahibi olmam imkansıza yakın. bazılarının oluyor ama benim gerçekten de imkansıza yakın. anlarsın ya. bunu öğrendiğim gün eve gittim, söylemek için. o ise bana hamileyim dedi. ona kısır olduğumu söyledim ve ağlamaya başladı. sonrasında bunu öğrendim ağzından lafları alarak. allah öğrendiğim gibi kurtardı beni bir fahişeden. tek o pezevenk müdürünün altına yatmamış zaten.", orta yaşlı bir erkeğin evlilik travmalarını hayatımda ilk defa dinliyordum. açıkçası, orta yaşlı bir adamla takılmazdım bile. en büyük olanla bile aramda iki buçuk yaş olmuştu. biraz öyle böyle konuştuk. bir iki paket sigara içti, ben de ayılmak için kahve. tıp fakültesi hakkında bir şeyler anlattım. o da birkaç üniversite anısını. saçlarının dökülmediğini ama arkalarının bembeyaz olduğunu söyledi. gerçekten de öyleymiş. en sonunda ne mi oldu? beni öptü. ben de onu öptüm. aşk yaptık. sabah ise ince sarı tüylü sırtını izledim. benler ile doluymuş yanık sırtı meğersem. 
Reply

morteltheo

sana baktım ve bu gece seni hayal ettim, sana sahip olduğumu.

morteltheo

bukleli saçlarını arkaya doğru yatırdım ve güldüm, "aptalca olduğunu düşünen bir tek sensin.", göğüsüme gömdüğünü kafasını kaldırdı, bacaklarımın arasına uzanmıştı. "ben mi? özgür...", sitem etti. "yunus...", "o kaltağın ne bok olduğunu biliyorsun amına koyayım. gelip de tek ben salak demişim gibi davranma. lisede bizim cenker'e bile tuvalette sakso çekmişti.", "yalan atma anasını satayım." arkada kısık seste ajda çalıyordu. sensiz yıllarda. iyi parçadır. birkaç ay sonra tekrar birbirimizi görüp, sevgi yapıp, sikimdirik çevrediklerin dedikodusunu yapma saati gelmişti. genelde sabah dörtte olurdu bu saat, şu an olduğu gibi. "rüya mı ben mi?", ince kaşlarını kaldırıp sormuştu soruyu. yunus ne zaman bir şey sorsa ya onları çatar ya da hafifçe birini kaldırıdı. "rüya.", "defol şuradan amcık. defol." diyerek beni kolumdan itmeye başlamıştı. rüya kim miydi? açıkçası tanımıyorum bile. kendisi hakkında tek bilgim vardı: zayıf vücutlu ve kumral saçlı olmasıydı. kendi yatağımdan kovulduktan sonra mutfakta su içip salonda yatan ahmet'i zorla kaldırıp odasına yollamıştım. görüşmediğimiz o sırada yunus saçlarını koyu bir kahve yapmış. koyu kahve saçları sevmem, ya siyah ol ya da kahve. ikilik arasında kalan şeyleri sevmem. gri rengi de buna dahil.
Reply

morteltheo

her gün birileri yazıyor silmekten yoruldum aq
Reply

morteltheo

benim panoma yazmayın arkadaşlar lütfen
Reply