Ups, bu beklemediğim yerden geldi. Aslında söylemek istediğim, söylemek istediğimiz, o kadar çok şey var ki... Hep sustuğumuz, yuttuğumuz fakat geceleri susturamadığımız hıçkırıklarımız.. Bence bizden çok, gözyaşlarımız, aklımız konuşmalı bu konuda. Çünkü aldığımız her darbeyle kendimizi kısıtlıyoruz ve bu bazen ilerleyip olayın ötesine dahi gidebiliyor. Ben isterdim ki, herkes birbirine saygı duysun ve olduğu gibi sevebilsin. Ama insanlar bunun için fazla anlayışsız. Kimse dört dörtlük değildir elbette, ama tüm dünya üzerinde öyle bir kınayış, öyle bir anlayış var ki.. Hep şey diye düşünülür, kilolu olanlar çok yer, kilolu olanların zevki yoktur, onlar için hayat yalnızca yemekten ibarettir. Onlar toplumun gözünde tam anlamıyla iğrenilesi varlıklardır. Gün içerisinde birden fazla hakaretle karşı karşıya gelmek ve bunların doğruluğunu bildiğimiz için susmak, o kadar berbat bir his ki.. Kimse tombul olmayı, yüzündeki kusurları, vücudundaki herhangi bir şeyi seçmedi. Bu yüzden kimse bu konuda yargılanmamalı bana kalırsa. Ama insan işte, asla durduramazsın. Kendi egoları tatmin olsun diye dalgaya alan o kadar çok kişi var ki.. Kilolu olan hiçkimse kendinin öyle olmasını istemedi, o da yemek yiyip almayabilirdi ama vücut farkından kilo aldı, bundan kime ne? Ya da insanların keyfiyle akneler, cilt kusurları oluşmadı. Dalga geçilen her şey ama her şey zamanla düzelebilecekken, kırılan kalp? Onu kim düzeltecek? Bence herkes otursun, insanlardan önce kendi kusurlarının farkına varsın ve karşısındaki bireye her zaman saygısı olsun. Çünkü yalnız böyle olursa Dünya yaşanılabilecek bir hâl alır. Fikrimi istediğin için teşekkür ederim güzelim. ❤️❤️