bu bir bekleyiş değil, yok oluş
beklemek lazım biliyorum.
bir şeylerin istediğim gibi olabilmesi için.
belki de hayâl ettiğim şekilde...
beklemeye devam ediyorum ben de öylece.
ama bekleye bekleye yoruluyorum, umudum kırılıyor bunu da biliyorum.
zaman her şeyin ilacıdır diyorlar ya,
zaman her şeyin yarası aslında.
gittikçe acıtan ve kanatan.
bekledikçe içimde oluşan o derin boşluk ruhumu kanatıyor.
bu nasıl ilaç olsun ki?
benim ilacım beklediğim o şeyde.
bekleyip bekleyip bulamadığım o kişide.
nerede, ne zaman, nasıl?