nuurroz

Dünya yaşayan körlerle dolu... Hiç kimse kimseyi görmüyor. Bi şans lazım bu insanlara, bu aciz insanlara... 

nuurroz

Gözlerine batım onun. Mavi göxlerine. Bir insanın gözleri,saçları,fiziği,ağzı,burnu,kalbi.... Naıl bu kadar güzel olabilirdi? Ama bu kişi "Benim Papatya'm" ise olur. Eğer bu kişi dünyada kimseye değişmeyeceğim Papatya Soykan ise olur. Bakışımdan artık utandığını belli eder bir bakış attı bana. Güldüm. "Bir insan nasıl bu kadar güzel olabilir anlamıyorum..." dedim yumruk yaptığım elimi yanağıma dayayarak...
          *Papatya*

nuurroz

Ve sonra kapısına dayanmış dev. Af dilemiş sarı saçlı periden. Sarı saçlı peri kendine öyle bir sihir yapmış ki aşktan uzaklaşmış. Açmış kapısını karşısında devi görmüş. O büyük, yakışıklı, umursamaz ama pişman devi görmüş. Peri çırpmış kanatlarını yükselmiş te yükselmiş gelmiş dev ile karşı karşıya. "Ben çok pişmanım affet beni!" demiş dev yalvararak göz yaşları arasında. İkisi de ağlıyormuş. Peri boynuna taktığı küçük şişesinin içine devin göz yaşından birkaç damla almış. başka bir şişeye de kendi göz yaşından birkaç damla koymuş. "Al bu sende kalsın. Benim affedebileceğim bir şey yok. Bu göz yaşı ile ne mi yapacaksın. Bu göz yaşı ile papatyaları sula. Her ay o suladığın papatyalara sor 'seviyor mu? Sevmiyor mu?' diye. 'Sevmiyor' cevabını alınca kalan bütün damlaları 'sevmiyor' diyen papatyanın dibine dök..." demiş Sarı saçlı peri. İkisi de ağlayarak veda etmişler birbirlerine... 
          Çok pişman olmuş dev ama nafile... 
          Her ay bir papatyayı göz yaşı ile suluyor ve soruyormuş papatyaya "seviyor mu? Sevmiyor mu?" diye. İlk defa böyle büyük bir Papatya görmüş dev. Sulamış ve sormuş ona da "seviyor mu? Sevmiyor mu?"diye. Papatyanın son yaprağından şöyle bir cevap çıkmış; "Sevmiyor..." işte orada tamamen bittiğini düşünmüş dev. Kalan bütün göz yaşlarını o büyüyk Papatyanın dibine dökmüş ve aynı sarı saçlı peri gibi bir odaya kapatmış kendini....
          
          Aslında bu o kadar büyük bir aşkmış ki birbirinden ayırmış kader. O kadar güzel bir aşk olacakmış ki kıskanmış onları kader. Bütün Papatyalar Allah'a dua ediyor, Kadere yalvarıyorlar mış birbirlerine kavuşabilmeleri için. "Olmaz!" demiş kader Papatyalara. "Aşıklar kavuşsaydı aşk diye birşey kalmazdı. Aslında ben onların iyiliği için yaptım bunları. Sarı saçlı peri anladı bunu ama Dev hala anlayamadı. Elbet bir gün anlayacak... Benim bu iki aşık arasındaki görevim bitti..." demiş Kader. Papatyalar ağlamaya başlamış ve Papatyalar da kendilerine söz vermişler. "Aşıkları kavuşturacağız..." diye... Peki sizce aşıklar kavuşur mu?

nuurroz

Bir varmış bir yokmuş, kaf dağının ardında iki güzeller güzeli peri ile bir tane umursamaz dev varmış. Periler o kadar çok güzelmiş ki görüpte aşık olmayan hiç kimse kalmazmış.Dev o kadar çok umursamaz ve yakışıklıymış ki ona aşık olmayan kalmazmış. Bir gün periler dilek gerçekleştirmek için etrafta dolanırken dev ile karşılaşmışlar. Periler deve hemen aşık olmuş. İkisi  de deve aşık olduğunu birbirinden gizliyormuş. Bir gün dev ile  konuşurken sarı saçlı peri devin sürekli siyah saçlı periye baktığını görmüş ve  devin ondan  hoşlanmaya başladığını anlamış. Bu sarı saçlı peri için o kadar kötü bir durummuş ki aşkını diğer periye göstermemeye çalışarak ve hüzün içinde siyah saçlı periye "devin bütün gündür gözleri senin üzerindeydi" demiş içinden ağlayarak. Tabiki siyah saçlı peri buna sevinmiş. Sarı saçlı peri etrafta dolanırken devin diğer devler ile olan kavgasını görmüş ve canını hiçe atarak deve yardım edip kavgayı sonlandırmış. Hala dev onu fark etmeyip siyah saçlı peri ile ilgilenmeye devam edince sarı saçlı peri aşkını içine gömüp kendini bir odaya kapatmış. Yine aynı kavgadan olurken bu sefer siyah saçlı peri rastlamış devlerin kavgasına. Dev siyah saçlı periden yardım istemiş ama siyah saçlı peri canının acıyacağını bildiğinden deve yardım etmeden kaçmış... İşte o an anlamış dev nasıl bir aşkı kaybettiğini... Nasıl kendini onun için feda edebilecek  birini kaybettiğini... 
          
          Aşkta insanın gözü kördür ama o aşk gereken kişiye aşk mıdır?

nuurroz

Canlarr :) Bol karantinalı ama karantina olmasına rağmen bence çok güzel bir Ramazan geçti :)  Bu Ramazanda sizinle çok güzel 2 kitap gördük. Gerçi birisi hala devam ediyor ama olsun:) Ramazan bayramınızı enişten duygularımla kutlarım jxnjxdnjsd :)

nuurroz

Flfmfögö ayn 
Reply

BirakmamSeni

@ bahriyenur12  enişten 
Reply

nuurroz

Şöyle bir soru gördüm: "Gökyüzünü hangi renge boyamak isterdin?" altına bende cevap olarak şunu yazdım: 
          Mavi umudu simgeler ve bütün insanlarda umut vardır. En güzel örneği gök yüzüyken. Çoğu insanın kafasını kaldırıp baktığında umudunu yeniden kazanıyorsa. İnsanlara umut veren o gök yüzünü neden değiştirelim? Mesela siyah. Ölümü temsil eder. İnsanların çoğu umudunu yeniden kazanmak için baktığı o gök yüzü siyah olunca artık umut değil ölümü hatırlar, ve hatırlamakla da kalmaz ölümü kazanır... Gökyüzü umuduyla zaten çok güzel. Bırakın  umuduyla kalsın...
          
          Bırakın gök yüzü ölümü değil umudu versin...   :)