anelvante

Nefes nefese sıçrayarak kurtuluyorsun uykundan. Kalbin çılgınlar gibi dans ederken göğüs kafesinin içinde, zihninin sana ne tür bir oyun oynadığını sorguluyorsun sessizce. 
          Katilsin!
          Elindeki kırmızı sıcak sıvı, sana yaptığın şeyi hatırlatmak istercesine göz kırpıyor. Bir rüya olduğu için Tanrı'ya şükrederken, aynı zamanda niye bu kadar karmaşık bir şeyle sınadığı için seni, yakınıyorsun da.
          Ve üstünden daha dört ay bile geçmeden onu görüyorsun...
          
          Rüyanda, nefesini kestiğin, kanı eline bulaşan o adamı. Mavi gözler, bilinçaltının oyunumu? Yoksa parmak uçlarında hissettiğin karıncalanma kadar gerçek mi her şey?
          Göz kapaklarını kısa süreliğine açıp kapatırsan toz olup uçar mı bütün bunlar?
          Yoksa minik damlalar halinde kalbine süzülüp taht kuran gerçekler, kaldıramıyacağın hale gelip seni boğar mı?
          ---
          Kitabımın tanıtımı bu. Bir göz atmaz mıydın? :(