şimdi ben geldim ama bölüm gelmiyo diye dövmeyin-
şöyle ki ben göktuğ'un olduğu bölümde onu yazdığımda henüz kurgu çok taze olduğu için göktuğ'u biraz baştan savma yazmıştım. dürüst olmak gerekirse göktuğ'un bu kadar önemli bir karakter olacağını da planlamamıştım, aklımda olan ilk göktuğ çok erkeksi öylesine bir arakarakterdi. sonra göktuğ aklımda çok değişip şekillendi ve benim yayımladığım bölümde olduğu gibi olmadı. eğer 3.bölüme gidip bakarsanız göktuğ'un şu anki halini görürsünüz ama ben yine de size yeni paragrafı şöyle bırakayım. he bu arada bölümün bir kısmı tamam.
"Göktuğ, yakışıklı bir çocuktu. Açık tenine, yakın zamanda boyadığı pudra moru kıvırcık sayılabilecek dalgalı saçları ve çikolata kahvesi gözleri eşlik ediyordu. Benden çok uzun değildi, en fazla beş-altı santimlik bir fark vardı ama bana kıyasla hafif iri bedeniyle neredeyse benimle aynı görünüyordu. Aramızda üç yaşa yakın bir yaş farkı vardı. Yaşının verdiği fiziksel olgunluk ve benim aksime, fazla gevşek ve vurdumduymaz bir adamdı. Onun yaşındaki erkeklere kıyasla daha küçük ve sevimli göründüğü inkâr edilmezdi. Onu seviyordum çünkü işlerimi çok kolaylaştıracak yardımları olmuştu ve olmaya devam ediyordu ama ben diğer insanlar gibi çevremdekilere sevgimi belli eden bir tip değildim; karşımdakinin benim ona duyduğun sevgiyi, sadakati fark edip anlamasını beklerdim."