en elde edilmemiş şiirdin sen. kuşluk vakti yazılanlardan... bıkkın bir rahibin, bir sabah, yorgun bir vezirin akşamın alacakaranlığında muhtemelen yazacağı... masadan doymadan kalkmış gibi okunmalı... güzelsin...
içimde bir la douleur dalgası hissetmiştim. ingilizceye tam olarak çevrilemeyen birçok fransızca kelimeden biriydi, "sahip olamayacağın birini istemenin verdiği acı" anlamına geliyordu.
sanki teninde ay ışığını saklardı.
gecenin karanlığında parlayan kutup yıldızı gibi, zarif ve farklı sanırdınız onu görseniz,
değişmeyen, çirkinlik içinde. denizin dibindeki beyaz inci. çirkin, yosun tutmuş kayalar arasındaki, tertemiz beyaz inci.
ben onun güzel olduğunu savunurken siz onu çirkin olduğuna inandırdınız. lakin görseydiniz ne kadar güzel olduğunu, tıpkı, dışarıda zemheri varken tüm zarafetiyle açan açelya gibi durduğunu sanırdınız; onu görseniz.
tüm zarafetiyle esir düşmüş sanırdınız, onu görseniz. en kirli suda yetişen bembeyaz çiçek gibi aykırı durduğunu, tertemiz ve güzel olduğunu sanırdınız, onu görseniz.