Bunu okuyan her kimsen, neredeysen, ne yapıyorsan lütfen okumaya devam et ve yüreğinle düşün!
Çünkü tam şu anda Dünya da insanlık ölüyor. İnsanlar ölüyor...
Ama buna DUR diyen hiç kimse yok!
Hiç kimse sesini çıkarmıyor, hatta en acısı ne biliyor musun, daha bir çoğunun olanlardan haberi bile yok! Hala bazıları oturmuş televizyonun başına, evlilik programlarından gözünü ayırmıyor.
Halep de, komşumuzda, kardeş ülkemizde "çocuklar, kadınlar ve pek çok masum insan" katlediliyor. Henüz daha anne babasını tanıyamadan yakılıyor çocuklar! Evet, evet 4 kadın ve 9 çocuk diri diri yakıldı! Bilmiyordun değil mi sen de? Anneleri tecavüze uğruyor! Babalarının canı ise tek kurşunluk! Hiçbir değeri yokmuş gibi sıraya dizilip vahşice katlediliyorlar. Kadını erkeği fetva verin diyor, fetva verinde geriye kalan kadınlar tecavüze uğramadan öldürelim. İşte bu insanlık dramıdır, bu insanlığın öldüğü gündür!
Onlar orada canı için saklanacak yer ararken bizler burada ne yapıyoruz peki? Kaç kişi oturup en azından dua ediyor onlar için? Kaç kişi din kardeşinin dökülen her yaşı, akan her damla kanı için üzülüyor?
Yaklaşık dört milyonluk nüfus, yüz bine düşmüşken bizler hala nasıl saçma sapan şeylerle ilgilenip durabiliyoruz?
Hem ülkemizde hem Suriye de şehitler verilirken neden sessiz kalıyoruz? Daha bugün bulunduğum bir toplulukta konusu bile açılmadı Halep'in ya da şehit olan askerlerimizin. Herkes dünyalık peşinde koşturup duruyor. Onların ölümü bazıları için sadece 20, bilemedin 25 saniyelik haberin ardından gelen üzüntü. Ama iş sosyal medyaya geldi mi paylaşımlar rekor kırıyor. Beğeniler ve lanetler ise cabası! Sanıyoruz ki bunları yaptık mı görevimiz bitiyor!
Öyle değil işte kardeşim, bitmiyor.