“Bence biraz daha dikkatli olmalısın,” dediğinde anlayamadım. Beni içine çeken ve adeta hipnotize eden yeşil gözlerine bakarken “Ne konuda?” diye sorguladım.
Salvatore arkasına yaslandı. Kadehini yavaşça hareket ettirip içindeki şarabın çalkalanmasını sağladı. “Kime iltifat ettiğin konusunda.”
“Niye?”
Tebessüm ettiğinde bakışlarındaki keskinlik kaybolmadı ama ifadesi bir nebze de olsa yumuşamıştı. “Çünkü senin kibarlığını ve taktirini başka bir açıdan değerlendirebilirler. İtalyanlar, komplimanı seven insanlardır.”
“İltifat ettiğimi düşünmesinde ne gibi bir sorun var?” derken ne demek istediğini anlıyor olsam da belli etmedim.
“Büyük bir sorun var,” dedi Salvatore. “O kadar büyük ki o sorunun çözümünde iyi bir sonuç yok, vita mia.”
“Kimin için?”
Gözlerimin içine bakmaya devam etti. “Kalbim, ruh sağlığım ve o adam için.”