"hatırlıyor musun, güneşli günlerde sana akın akın koşanlar güz gelince birbir terketmeye başlıyordu seni. kış iyice bastırınca da hiç kimseyi bulamıyordun yanında. gururun seni yalnız bırakıyordu ve o kuru gururun yüzünden ağlayamıyordun bile. baharda ki övgüler seni ne kadar yükseltmişse, sonbahardaki düşüşün de o denli yüksekten oluyordu. havanın değişmesi yerle bir ediveriyordu seni... oysa bir gül için bu böyle mi? bir gül için, güz demek, yağmur demek. güz demek, bahara hazırlık demek...
üzgünüm dostum ama sana tutkuyla bağlananlar bir gün seni terk edecek. çünkü onlar sana değil, kendi tutkularına tapıyor yalnızca. ve bir gün gelecek, o tutkuların hedefi başka bir tanrıça olacak. senden daha güzel, daha güçlü bir tanrıça! işte o zaman sen unutulacaksın. kendini onların övgüleriyle var ettiğin için de, unutulduğun zaman yok olup gideceksin.''