Karşılıklı iki kaldırım olsun tanışmamız,
Kahve eşliğinde şiir okuduğum kafeden çıkayım mesela,
Eldivenlerimi giyeyim kaldırıma gelirken,üşümeyeyim.
Sen de çoktan atkına bürünmüş ol, aman ha,eldivenin olmasın!
Şemsiyen olmasın sakın,ya da olsun...
Kar tanelerinden saklamazsan kendini, gelirim sana
Saklarsan yine gelirim.
Ve gelirim yanına ,saati sorarım belki;belki otobüsün kaçta geleceğini.Oralı olmazsın sen de
Cevap verirsen gelirim sana ,
Vermezsen yine gelirim.
Arkanı dönüp yürürsün belki kar taneleriyle,
Belki beklersin benimle otobüsü
Sana bakarım kaçamak kaçamak.
Beni umursamazsın.
Ama hani olur da, belki bir gün beni beklersin burada.
Ama bekliyeceksen adam gibi bekle!
Kardan adam yap mesela,ya da kafama fırlatıcağın bir kartopu hazırla.
Geldiğimde beni beklediğini hissedeyim.
Aman ha ellerinde eldiven olmasın!
Ben ısıtayım onları gelince.
Şemsiyeyle bekliyorsan eğer ;gelir dikerim gözlerimi sana.
Saçlarıma karışmış kar tanelerini görür,indirirsin belki şemsiyeni...
Ellerini alırım ellerime.
Biraz eldivenle, biraz benle ,biraz da sevgiyle ısıtırım onları...
Karşılıklı iki kaldırım buluşmamız olur,
Zor olur ama ,kışım olursun belki bir gün.
Sana gelirim tüm kalbimle ,
Kar gibi yağar belki sevgin üzerime...
Eldivenler değil ,ellerin ısıtır belki ellerimi...
Aşığım ben bir kere kara!
Kış olursan gelirim sana,
Kardan adam olursan yine gelirim sana,Şemsiyen olsa da gelirim.
Ama bir kış sabahı, o kaldırımda beklemezsen eğer;
Gelmem sana,
Gelemem sana...