Arkadaş, dost.
Kalbimin en ücra köşesinde açan, en güzel papatya.
Seni tanıdığım için o kadar memnun ve mutluyum ki, sana olan sevgimi cümlelere, içime sığdıramıyorum artık. Bir sıkıntın vardı, yanında olmak istedim. Öyle boş boş değil ha, laf olsun söz olsun değil. O an cidden yanında olup saatlerce saçlarını tarayıp, sana şarkılar mırıldanmak istedim. Dertleşmek, ağlamak ve sonra da en saçma şeylerden konu açıp saatlerce gülmek istedim. Ben zaten o gün yemin etmişim, sana dert olana dert olacağım demişim. Seni üzeni hep üzmek istemişim. Zaten ben artık izin vermem ki, bir anne gibi sakınırım seni meleğim. O gündür sesimi duyurmaya gücüm yok benim. fısıldasam hissedersin sen beni, her şeyime yetişirsin. Seninle hiç konuşmayız ama anlarız yine, biribirimize ağlarız. Sen günlerce o kâbuslardan uyanıp, benim dizlerimde soluklan. Sana söz ben yanında olduğum sürece her derdinden, sıkıntından beraber sağ çıkarız. Onlar içindekini küçümsedikçe, ağladığını üzüldüğünü önemsemedikçe ben seni hayatın en orta yerine koyacağım sürekli.
İyi ki tanıdım seni meleğim, seni çok seviyorum.