beni
benden çok sevmişti.
ben kendimi hiç sevmezken,
kendime hiç acımazken —
o,
bakmaya bile kıyamazdı.
içi giderdi bana.
ağladığımda
canından can giderdi.
ben onun
caniydim.
can acısıydım.
ama konu sevda olunca
öyle beceriksiz,
öyle çelimsizdim ki
yanımdayken bile
ödüm kopardı
gidecek diye.
bugün mü gider,
yoksa yarın mı?
bir gün mutlaka…
çünkü hayat böyleydi.
ve ben —
onun beni bırakmaya
hiç niyeti yokken bile
bir gün gider korkusuyla
kaçtım.
sessiz sakin değil,
kapıyı çarpa çarpa
duysun istedim.
fark etsin.
canı yansın.
“oh olsun sana,” dedim içimden.
senden önce ben gittim.