bir gül bu karanlıklarda,
sükute kendini mercan.
bir kadeh gibi sunmada
zamanın aralığından.
başında bu mucizenin
sesler, kokular ve renkler
ebediyete kadar derin
bir anın vadiyle bekler.
ve diyor fecirden berrak
sesiyle her ürperişte
geceyi yumuşatarak
bütün gözyaşlarım işte.
serinletmesin, ne çıkar
bu ümitsiz yalvarışı
hiç bir meyve ve pınar
ne de günlerin akışı.
yetmez mi bu müjde sana
aydınlatırsam alnını
ben her rüyayı zamana
taşıyan yıldız kervanı.