pis kus

ask okuyup bitirdin mi fici

ayni ficleri okuyana kadar icim curudu

çok sıkıldım aq

Bebis teşekkürlerrr

selam vaktiniz varsa okursanız cok mutlu olurum
          https://www.wattpad.com/story/394653929?utm_source=android&utm_medium=link&utm_content=share_writing&wp_page=create&wp_uname=crzxst

꒰⁠⑅⁠ᵕ⁠༚⁠ᵕ⁠꒱⁠˖⁠♡

nassiniz ula hayaaat

daha sonra perdeler kapandı ve karanlık sahneyi ele geçirdi. seyirciler yorumlarını birbirleriyle paylaştıklarında ki uğultu kulaklarıma geliyor, gülümsemem yüzümden hiç eksik olmuyordu. sessiz adımlarımla sahneyi sunucu hosta bıraktım. platforma indim ve kıyafetlerimi çıkardım. elimdeki giyilmekten eskimiş kumaşları personele verdim. kulisteki koltuğuma oturdum. çırılçıplaktım, alt tarafım hariç. 
          
          “bir buzlu su alabilir miyim lütfen?”

yaşadığım manidar sevinç zihnimde yankı yapıyordu. bu kadar mükemmel bir oyunun olması demek sonraki ikinci periyotta daha çok seyircinin geleceği demekti. buraya gelip memnun olan seyirciler sevdiklerine, sevdikleri tanıdıklarına söyleyecekti ve daha da kalabalıklaşacaktı. herkese teşekkür ederim anlamıyla elimi göğsüme götürdüm ve bu minnettarlığımı en iyi şekilde gösterdi. şu şekilde insanların akıllarında alçakgönüllü, daha ilk oyunundan başarılı, yakışıklı bir tiyatro oyuncusu olarak kalacaktım. ikinci periyotta aynı performansı rol arkadaşımdan da bekliyordum. onu en iyi şekilde eğitmeyi planlıyordum.

“aşk gözlerle değil zihinle görür, bu yüzden kanatlı aşk tanrısı eros kördür.”
          yanağını okşadığım elimi sözüm bittiğinde kendime çektim ve seyircilere dönüp oyunda yer alan rol arkadaşımla birlikte saygıyla eğildik. alkışlar ve ıslıklar kulaklarımı çınlatıyor, gülüşlerimiz yanaklarımızı uyuşturuyordu. ilk sahnemin tutkulu ve duygularla dolu geçmesi hepimiz için olağanüstüydü. gecenin tadını çıkaran seyircilerin hepsi saklı tebessümlerini dışarı çıkarırken bedenimi dikleştirdim. üstümdeki 16. yüzyıldan kalma elbiselerin taklidini giyerken terlemiştim, bu sebeple herkesten uzak durmaya çalıştım.