Düşünmek zor değildi, bilmek zor geliyordu. Düşünmekten kaçıyordum çünkü her bir düşüncede bir gerçeğe varıyordum. Bilmeyi istemiyordum, insanları veya onların düşüncelerini. İstemiyordum hiçbir şeyi, bilmek istemiyordum. Bir söz var, "Cahillik mutluluktur." diye, gerçekten öyle. Bilmeden yaşamak çok güzel olurdu. Bir şey yaparken, söylerken, yaşarken insanların ne dedikleri o kadar umrumda ki, ben nasıl hissederim onu düşünmeye vakit bile bulamıyorum. "Benden soğur mu?" , "Dalga geçer mi?" , "Ciddiye alır mı?" , "Ciddiye almazsa?" ve niceleri...
Ciddiye alırsa ne olur peki? Veya dalga geçerse? Ya da benden soğursa? Eksilir miyim? Hayır. Ama sebepsizce kötü hissetmeme neden oluyor.
İnsanları gözümde çok büyütüyorum, geçici olanları.