“Ne kadar kötü günler geçirdin, unuttun mu ? Ne kadar çok ağladın, hatırlamıyor musun ? Ne kadar üzüldü kalbin, ne kadar titredi ellerin, ne kadar çok gözyaşı tükettin, anımsamıyor musun ? Sen o küçücük bedeninde dünyalar kadar savaş verdin. Bazen yorganının altında kimseler duymasın diye sessizce ağladın, ama bazen de seni ağlarken duyacak kimsen bile yoktu. Sen buna rağmen yine de sessizce ağladın, uzaktan bir yerden geçen olur da bir ihtimal seni duyar diye. Sen hep sessizce ağladın, sessizce bağırdın, sessizce yakındın. Çünkü verdiğin tüm o savaşlara rağmen o kadar güzel bir kalbin var ki sen ağlarken kimse duymasın istedin... Ama emin ol, ne kadar sessizce ağlarsan ağla ama bir gün biri senin sesini duyacak. Gözyaşlarını silmek için kendini hapsettiğin karanlığa elini uzatacak, o el senin yüzünü bulacak, gözyaşlarını silecek. Çünkü senin öyle güzel bir ruhun var ki şunu unutma, güzel ruhlar asla yalnız kalmaz... Güzel ruhlar her daim birbirini bulur.”