eller silah değil kalem tutmalı, şafak daha erken sökmeli, ben seni unutmalıyım. adın içtiğim kahvenin her bir yudumunda, söylediğim şarkıların her bir notasında, içtiğim sigaranın küllerinde öylece dururken ben delirmeden nasıl dururum çocuğum? seni seviyorum. seni kimsesiz, sessiz, seni sensiz seviyorum. yangında koşuşturan akrepler gibi. son olduğunu bile bile, canım pahasına koşmak istiyorum sana. şimdilerde uzandığım yerden yazıyorum. sana değil lakin senin için yazıyorum. dilimde de gönlümde de teksin. bir zamanlar çok yakındık yıldızlara, sen gelince şafaklar tutuşurdu. işte derdim, "işte sen geldin ve geceler çatladı." artık bütün bunlara çok uzağız, yıldızlar çok uzak, sen çok uzaksın cânım. milyonuncu kez söylüyorum, seni seviyorum. saçları örgülü, etekleri uçuş uçuş, dizleri yara bere içinde olan o küçük kızın minneti sonsuz.