senguldugunzaman

Ben senin en çok gülüşünü sevdim
          	Sevindiren, içimde umut çiçekleri açtıran
          	Unutturur bana birden acıları, güçlükleri
          	Dünyam aydınlanır sen güldüğün zaman

senguldugunzaman

Sana bakarken uzun bir yoldan eve dönmüşüm gibi hissettim bir süre. Yol yorucu ama sen çok güzeldin. Ellerini ellerime bir çiçeğin ötekine râmı gibi tutuşturdun. Kalabalıktım ve kimsesizdim senden önce. Avucumun içine alınca yüzünü dünyanın tüm harikaları sırtını döndü güzelliğe.

senguldugunzaman

Seni böyle seversem asarlar beni
          Bir deniz fenerinin söndüğünü görürsün
          Evlerine kapanır gemiler
          Sis basar bütün limanları
          Seni böyle sevdiğimi bilseler
          Asarlar beni
          
          Yokluğunu anlatırlar önce bir güzel
          Dudaklarım çatlayınca susuzluğuna
          Sabah beş buçukta ipe çekerler
          Seni böyle sevdiğimi bilemezler
          Bilseler de bilemezler
          Ay batar
          Gün doğar
          Yer oynar yerinden
          Duyamazlar..

senguldugunzaman

Ağlamanın unutulduğu yosunların çevirdiği o küçük, yitik adada bağrışan çağrışan boğulmuş martılar yüzerdi gökyüzünde. O zaman düşünmemiştim böylesine bedenlerinden soyabileceğimi insanları. İnsanları böylesine.